<● > Allah'ın Adıyla Başlıyorum <● >
Allah’a hamd olsun. O Tektir. Salât ve selâm, kendisinden sonra Nebi gelmeyecek olan Muhammed’in üzerine olsun
<● > Eraykitap Web Sitesine Hoş Geldiniz ! <● >
<● > En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir <● >
İman'ın Dört Esasi
Adem (a.s) ve Havva Annemiz Cennette
Yüce Allah c.c., Adem’i ve Havva’yı yaratıp, Adem’e isimleri öğretip de meleklere gösterdikten sonra ikisini de cennette yerleştirdi…
Bu konuda Kur’an’da şu ayetler var:
“Biz: Ey Âdem! Sen ve eşin (Havva) beraberce cennete yerleşin; orada kolaylıkla istediğiniz zaman her yerde cennet nimetlerinden yeyin; sadece şu ağaca yaklaşmayın.
Eğer bu ağaçtan yerseniz her ikiniz de kendine kötülük eden zalimlerden olursunuz, dedik.”(Bakara Suresi - 35)
Atamız Ademin ve Havva annemizin İMTİHAMI
(Allah buyurdu ki) : Ey Adem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediğiniz yerden yeyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın! Sonra zalimlerden olursunuz. “(Araf Suresi - 19)”
“Bunun üzerine: Ey Âdem! dedik, bu, hem senin için hem de eşin için büyük bir düşmandır.
Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra yorulur, sıkıntı çekersin!
Şimdi burada senin için ne acıkmak vardır, ne de çıplak kalmak.
Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek,güneşte yanmazsın.”(Taha Suresi - 117-119)
Demek ki cennete yorulmak, skıntı,çıplak kalmak,susuzluk çekmek ve güneş ışığında da yanmak da yok
Allah'ım bütün muvahit mucahit ve ben günahkar kulunu ve ümmeti Muhammedi Rahmetinle Cennete koy Rabbim
Onlara bütün Cennet nimetleri serbest bırakıldı; yalnız bir ağaç hariç.
Tek bir ağaç. Bu ağaç belki de insanın yeryüzündeki hayatında mutlaka yer alacak olan "yasak" kavramını sembolize eder.
Çünkü yasak kavramı olmaksızın irade ortaya çıkmaz; irade sahibi insanla, güdülen hayvan birbirinden ayırd edilemez.
İnsanın ahdine bağlı kalıp kalmadığı, kendisine koşulan şartlara uyup uymadığı deneyden geçirilemez.
Demek ki, irade, yolayrımı noktasıdır ve iradesiz bir teslimiyetle verilen emirlere uyanlar,
dışardan insan kılığında görünseler de aslında hayvanlar aleminin birer parçasıdırlar. (Fizilalil kuran Seyyit Kutup Bakara Suresi - 35 tefsirinden)…
İblis (malum suçundan dolayı) Cennet' ten çıkarıldıktan sonra, Âdem (a.s) Cennete yerleştirilir.
Kendisiyle teselli olacağı bir eşi olmaksızın, yalnız başına bir müddet orada dolaşır.
Bir ara uykuya dalıp uyanınca başucunda, Allah'ın, kaburga kemiğinden yarattığı bir kadın görür.
"Sen nesin?" diye sorar. Kadın: "bir kadın" diye cevap verir. Daha sonra kadına niçin yaratıldığını sorar.
Kadın, "benimle teselli olman için" diye cevap verir. Bu arada melekler onları görür ve Âdem'in bilgisini ölçmek için kadının kim olduğunu sorarlar.
Âdem (a.s), onun Havva olduğunu söyler. Neden O'na bu ismi verdiğini sorduklarında; "çünkü o, canlı bir şeyden yaratıldı" diye cevap verir (İbn-u Kesîr, "Tefsîru'l-Kur'âni'l-Azîm", I, 112).
Buhârî'nin nakline göre ise, Peygamber (s.a.s); " Kadınlara iyilikle muamele edin, zira kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır",
(başka bir rivayette "kaburga kemiği gibidir" kaburga kemiğinin en eğri kısmı üst tarafıdır.
Onu düzeltmeye çalışırsan kırılır, kendi haline terk edersen, devamlı eğri kalır.
O halde kadınlara karşı iyi davranın" (Buhârî, Enbiyâ, 1). tavsiyesinde bulunmuştur.
Müslim'in rivayetinde ".... onu düzeltmeye çalışırsan kırılır, onun kırılması talakıdır" ibaresi vardır.(Şias-376)
Hz. Âdem ve eşine yasaklanan bu ağacın ne olduğu kesin olarak bilinmiyor.
Bu ağacın buğday veya üzüm veyahut da incir olduğu hakkında rivayetler vardır.
Biz bu ağacın ne olduğunu bilemeyiz. Çünkü yüce Allah bu ağacın ismini bize bildirmemiştir.
Cenâb-ı Hakk Cennet'te Âdem'e büyük bir hürriyet vermekle beraber yine de buna bir sınır koymuştur.
Bu sınırı aştıkları takdirde, kendilerine zulüm edeceklerdir. Cennet'e bu yasak ağaç, yenilmek için değil,
insanın hayatını disipline etmek ve bir sınırlama ve kulluk için konulmuştur.
Bununla beraber biz "Dünyayı sevmek, her bir günahın başıdır" hadîsinde bu yasak ağacı tayin eden bir dalâlet buluyoruz.
Demek Hz. Âdem o zaman dünya sınırlarına yaklaşmamak emri almış ve bundan bir müddet fıtratının gereği olarak yememiştir.
(Elmalılı Hamdi Yazır, a.g.e., I, 323-324)
Allah'ım (c.c) Yalınız Sana Kulluk eder ve Yalnız Senden Yardım isterim
EBUBEKİR YASİN Kur'an ve Sunnetin aydınlığında buluşmak ümidi ile…
En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir
Kur'an'ın gölgesi altında yaşamak bir nimettir. Sadece onu tadanın alabileceği bir nimet. İnsan ömrünü yücelten, onurlu kılan ve arındıran bir nimet.
Allah'a hamdolsun ki, bana ömrümün bir bölümünü Kur'an'ın gölgesi altında yaşama imkanını bağışladı. Bu dönemde hayatımın bugüne kadar ki bölümünde hiç tatmamış olduğum bir nimetin hazzını duydum. İnsan ömrünü yücelten, onurlu kılan ve arındıran nimetin hazzını.. Kur'an-ın Gölgesinden Mesajlar Şehid Seyyit Kutup
Rabb olarak Allah'tan, Din olarak İsalam'dan, Resul ve Nebi olarakta Muhammed'ten(a.s) Razı oldum;
ve kayıtsız ve şartsız teslim oldum Sen Şahitsin Rabbin EBUBEKİR YASİN Kuran ve Sunnetin aydınlığında buluşmak ümidi ile…