Kur-an-i-Kerim
بِسْمِ اللهِ اَلْحَمْدُ للهِ وَحْدَهُ، وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى مَنْ لاَنَبِيَّ بَعْدَهُ

<● > Allah'ın Adıyla Başlıyorum <● >
Allah’a hamd olsun. O Tektir. Salât ve selâm, kendisinden sonra Nebi gelmeyecek olan Muhammed’in üzerine olsun

<● > Eraykitap Web Sitesine Hoş Geldiniz ! <● >

<● > En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir <● >

İman'ın Dört Esasi




Allah tarafından Ademoğullarından Resul ve Nebi Atanması
"... Âdem, Rabbinden bir takım Kelimeler aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır..." (Bakara Suresi - 37)

“Allah Âdem'i, Nuh'u, İbrahim ailesi ile İmrân ailesini seçip âlemlere üstün kıldı. Bunlar birbirinden gelme bir nesillerdir. Allah işiten ve bilendir.(Ali İmran Suresi -33 -34)
“İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz.
Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir. Biz O'na İshak ve (İshak'ın oğlu) Yakub'u da armağan ettik;

hepsini de doğru yola ilettik. Daha önce de Nuh'u ve O'nun soyundan Davud'u, Süleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u doğru yola iletmiştik;
Biz iyi davrananları işte böyle mükâfatlandırırız. Zekeriyya, Yahya, İsa ve İlyas'ı da (doğru yola iletmiştik). Hepsi de iyilerden idi.

İsmail, Elyesa', Yunus ve Lût'u da (hidayete erdirdik). Hepsini âlemlere üstün kıldık.
Onların babalarından, çocuklarından ve kardeşlerinden bazılarına da (üstün meziyetler verdik).

Onları seçkin kıldık ve doğru yola ilettik. İşte bu, Allah'ın hidayetidir, kullarından dilediğini ona iletir. Eğer onlar da Allah'a ortak koşsalardı yapmakta oldukları amelleri elbette boşa giderdi.”(Enam Suresi - 83-88)


Ayetlerde Nuh ve İbrahim'in (selâm üzerlerine olsun) dışında onyedi nebi ve resul sayılmaktadır.
Diğerlerine de, "Babalarından, soylarından ve kardeşlerinden..." şeklinde işaret edilmektedir.

Bu kafile değerlendirilirken de "Biz iyi hareket edenleri işte böyle mükafatlandırırız..."
"Her birine alemlerin üstünde yüksek meziyetler verdik..." "Bir kısmını da seçip doğru yola eriştirdik..." denmektedir.

Bütün bu değerlendirmeler, şu ulu kafilenin elde ettiği iyilikleri, Allah tarafından seçilişlerini ve doğru yola iletilişlerini göstermektedir.


Buna göre, iman kafilesine öncülük yapan şu seçkin topluluk, yüce Allah'ın doğru yola ilettiği kimselerdir.
Bu topluluğun Allah'dan getirdiği hidayet, Peygamberimizin ve O'na inananlar için bir örnek konumundadır.
O halde uyulacak tek yol göstericilik budur, sadece onun hükmüne başvurulur. Ona çağrılır ve onunla müjde verilir( Fi Zilalil Kur’an Enam 83-84- tefsiri)

“De ki: Ben peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem.
Ben sadece bana vahy edilene uyarım. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım. De ki: Hiç düşündünüz mü ?...”(Ahkaf Suresi - 9 - 10)

Hadis-i Şerif; ”Bütün peygamberler anaları ayrı babaları bir kardeştirler.Ve dinleri de birdir” (Müslim-Fedila-143-144 // Ebu Davud-Sünne-13)


Hz. Âdem'in peygamberliği kendisine emir ve nehiy olunduğuna dalâlet eden Kur'an ayetleri ile sabittir.
Çünkü onun zamanında başka bir peygamber yoktu. Bu duruma göre kendisine gelen o emir ve nehiyler,

vahiy vasıtasıyla olup başka bir vasıta ile değildir. Kur'an'da geçen Hz. Âdem'in iki oğlunun Allah'a kurban takdim etmeleri,
ikisinden birinin kurbanının kabul olunduğunun bildirilmesi (Mâide Suresi - 27) Hz. Âdem'e vahiy ile bildirilmiştir.




Kur'an'da Hz. Âdem'in peygamberliği ayetler ile sabittir.
Hz. Âdem'in peygamber olduğunu açıkça bildiren hadisler de vardır.
Ebu Ümame (ö. 81/700) rivayet ediyor
"Ebu Zerr (ö. 32/652) Peygamberimize 'Ya Nebiyallah, peygamberlerden ilk peygamber kimdir?' diye sorduğunda, Peygamberimiz (s.a.s.):

"Âdem'dir." dedi. Ebu Zerr, "Ya Rasûlullah o, Nebî oldu mu?" diye sorunca Hz. Peygamber (s.a.s.),
"Evet o mükemmel bir Nebî (Allah'ın kendisiyle vasıtasız konuştuğu peygamber) idi." dedi." (Ahmed b. Hanbel, V, 265)

Bu ayetler ve hadislerden de anlaşacağı gibi,Kur’an,Muhammed (as)ın yeni bir şey getirmediğini,
tarihte ilk defa böyle bir iddia etmediğini vurgulamakta, Onun gerçekte kendisinden önce gelen bütün

peygamberler hep aynı kaynaktan vahiy aldığını ve tüm Nebi ve Resullerin getirdikleri
hak ve gerçeğin aynısını getirdiğini açıkça beyan etmektedir.

Bu noktayı Resulullah (as) bir hadisinde,şu yukarıda ki veciz ifadelerle işaret etmiştir.
Bu hadisten Tevhid’le ilgili prensiplerin hiçbir devirde ve hiçbir Nebi ve Resulün tebliğinde değişmediğini anlıyoruz.

Hatta ilk Nebi Adem’in tebliği ne ise,ondan sonra gönderilen bütün Nebi ve Resullerin tebliği de hep aynı olmuştur.



Allah'ım (c.c) Yalınız Sana Kulluk eder ve Yalnız Senden Yardım isterim
EBUBEKİR YASİN
Kur'an ve Sunnetin aydınlığında buluşmak ümidi ile…





سُبْحاَنَكَ اَللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ
سُبْحَانَكَ اَللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ اَشْهَدُ اَنْ لَا اِلٰهَ اِلَّا أَنْتَ وَحْدَكَ لَاشَرِيكَ لَكَ اَسْتَغْفِرُكَ وَاَتُوبُ اِلَيْكَ



En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir

Kur'an'ın gölgesi altında yaşamak bir nimettir. Sadece onu tadanın alabileceği bir nimet. İnsan ömrünü yücelten, onurlu kılan ve arındıran bir nimet. Allah'a hamdolsun ki, bana ömrümün bir bölümünü Kur'an'ın gölgesi altında yaşama imkanını bağışladı. Bu dönemde hayatımın bugüne kadar ki bölümünde hiç tatmamış olduğum bir nimetin hazzını duydum. İnsan ömrünü yücelten, onurlu kılan ve arındıran nimetin hazzını.. Kur'an-ın Gölgesinden Mesajlar Şehid Seyyit Kutup

Rabb olarak Allah'tan, Din olarak İsalam'dan, Resul ve Nebi olarakta Muhammed'ten(a.s) Razı oldum; ve kayıtsız ve şartsız teslim oldum Sen Şahitsin Rabbin EBUBEKİR YASİN Kuran ve Sunnetin aydınlığında buluşmak ümidi ile…




Eraykitap ilmin kısa yolu © 2009 - 2025 Tüm hakları saklıdır. // Designed by Eraykitap.com //