لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
سُبْحاَنَ اللهِ وَ الْحَمْدُ لِلهِ وَ لَا إِلَهَ اِلاَّ اللهُ وَللهُ اَكْبَرْ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ اِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمْ
رَبِّ اغْفِرْ ليِ
Kim bunu derse bağışlanır, duâ ederse, duâsı kabul olunur. Eğer kalkıp abdest alır, sonra da namaz kılarsa, namazı kabul olunur."
Ubâde bin Sâmitden (r.a) Buhârî, Teheccüd, 21 ⇒ Buhârî, Fethu’l-Bârî, 3/39 ⇒ Lafız, İbn-i Mâce'ye âittir. Sahih-i İbn-i Mâce, 2/335
Lâ ilâhe illâllahu vahdehu lâ şerîke leh lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr
2. (4 - 2) Allah’tan başka hak ilah yoktur. O birdir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur ve Hamd da O’nadır. O, her şeye gücü yetendir.
Sübhânellâhi vel hamdü lillêhi ve lê ilâhe illallâhu vellâhu ekber, ve lê havle ve lê kuvvete illê billêhil aliyyil azîm” Rabbiğfirli
Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim. Hamd Allah'adır. Allah’tan başka hak ilah yoktur ve Allah en büyüktür.
Güç ve kuvvet, ancak yüce ve büyük olan Allah’a âittir. ⇒ Rabbim! Bani mağfiret eyle