حصن المسلم من أذكار الكتاب والسنة باللغة التركية
اَللَّهُمَّ إِنَّا نَسْتَعِينُكَ وَ نَسْتَغْفِرُكَ وَ نَسْتَهْدِيكَ
وَ نُؤْمِنُ بِكَ وَ نَتُوبُ اِلَيْكَ
وَ نَتَوَكَّلُ عَلَيْكَ وَنُثْنِى عَلَيْك اْلخَيْرَ كُلَّهُ نَشْكُرُكَ وَ لاَ نَكْفُرُكَ
وَ نَخْلَعُ وَ نَتْرُكُ مَنْ يَفْجُرُكَ
اَللَّهُمَّ اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَ لَكَ نُصَلِّى وَ نَسْجُدُ
وَ اِلَيْكَ نَسعْىَ وَ نَحْفِدُ
نَرْجُو رَحْمَتَكَ وَ نَخْشَى عَذَابَك
اِنَّ عَذَابَكَ بِاْلكُفَّارِ مُلْحِقٌ
Duanın Latince Okunuşu
Allâhumme innâ nesteînuke ve nestağfiruke ve nestehdik. Ve nu'minu bike ve netûbu ileyk. Ve netevekkelu aleyke ve nusni aleykel-hayra kullehu neşkuruke ve lâ nekfuruke ve nahleu ve netruku men yefcuruk
Allâhumme iyyâke na'budu ve leke nusalli ve nescudu ve ileyke nes'a ve nahfidu nercû rahmeteke ve nahşâ azâbeke inne azâbeke bilkuffâri mulhık
Duanın Türkçe Anlamı veya Meali
Allahım! Senden yardım isteriz, günahlarımızı bağışlamanı isteriz, razı olduğun şeylere hidayet etmeni isteriz. Sana inanırız, sana tevbe ederiz. Sana güveniriz. Bize verdiğin bütün nimetleri bilerek seni hayır ile överiz. Sana şükrederiz. Hiçbir nimetini inkar etmez ve onları başkasından bilmeyiz. Nimetlerini inkar eden ve sana karşı geleni bırakırız.
Allahım! Biz yalnız sana kulluk ederiz. Namazı yalnız senin için kılarız, ancak sana secde ederiz. Yalnız sana koşar ve sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbadetlerini sevinçle yaparız. Rahmetinin devamını ve çoğalmasını dileriz. Azabından korkarız, şüphesiz senin azabın kafirlere ve inançsızlara ulaşır.
Darekutni 2/22, ⇒ Ebu Davud 1422, ⇒ Nesei 1710, 1711, ⇒ İbni Mace 1190, ⇒ Albânî Teravih 84 ⇒
اَللَّهُمَّ اهْدِنِي فِيمَنْ هَدَيْتَ، وَ عاَفِنِي فِيمَنْ عاَفَيْتَ، وَ تَوَلَّنِي فِيمَنْ تَوَلَيْتَ، وَ باَرِكْ لِي فِيماَ أَعْطَيْتَ، وَ قِنِي شَرَّ ماَ قَضَيْتَ، إِنَّكَ تَقْضِي وَ لاَ يُقْضَي عَلَيْكَ، وَ إِنَّـهُ لاَ يَذِلُّ مَنْ واَلَيْتَ، وَ لاَ يَعِزُّ مَنْ عاَدَيْتَ، تَباَرَكْتَ رَبَّناَ وَ تَعاَلَيْتَ، لاَ مَنْجَي مِنْكَ إِلاَّ إِلَيْكَ
Duanın Latince Okunuşu
“Allahummehdini Fi Men Hedeyte, Ve Afini Fi Men Afeyte, Ve Tevelleni Fi Men Tevelleyte Ve Barik Li Fima Ağtayte Ve Qini Şerre Ma Gadayte, İnneke Tagdi Ve La Yugda Aleyk, Ve İnnehu La Yezillu Men Valeyte Ve La Yeizzu Men Adeyte, Tebarekte Rabbena Ve Tealeyte La Menca Minke İlla İleyk Sallallahu Ala Muhammed.”
Duanın Anlamı veya Meali
"Allahım! Hidâyet verdiklerinin arasında beni hidâyet üzere sâbit kıl.Âfiyet verdiklerinin arasında bana da âfiyet ver. İşlerini üstlendiklerinin arasında benim de işimi üstlen (ve beni nefsime bırakma). Verdiğini benim için bereketli kıl ve takdir ettiğin şeylerin şerrinden beni koru. Şüphesiz ki sen (dilediğin şekilde) hükmedersin ve senin hükmünü bozacak kimse yoktur. Kimi dost edinirsen zelil olmaz. [Kimi de düşman edinirsen, o asla aziz olmaz.] Rabbimiz, sen mübârek ve yücesin."
Ebu Davud 1425, Nesei 1744, Tirmizi 464, Darimi 1/373, İbni Mace 1178 İmam Malik Dua - 497 - İbni Mende Tevhid 343 Tayalisi 1179, Ahmed 1718 Albânî Kıyamı Ramazan 31 İbni Hibban 2429, Darekutni 2/2425, 2627 Hâkim 1/304, Beyhaki 3/3132, Albani Kıyamı Ramazan 30 Bkz.Sahih-i Tirmizi (1/144) Sahih-i İbn-i Mâce (1/194) İrvâu’l-Ğalîl (2/172).
اَللَّهُمَّ إِنيِ أَعُوذُ بِرِضَاكَ مِنْ سَخَطِكَ،وَ بِمُعَافَاتِكَ مِنْ عُقُوبَتِكَ، وَ أَعُوذُ بِكَ مِنْكَ،لاَ أُحْصِي ثَنَاءً عَلَيْكَ،أَنْتَ كَمَـا أَثْنَيْتَ عَلَى نَفْسِكَ
Duanın Latince Okunuşu
Allahümme innî eûzu birıdâke min sehatik ve eûzu bimuâfâtike min ukûbetik ve eûzu bike minke, lâ uhsî senâ’en aleyke, ente kemâ esneyte alâ nefsik
Duanın Anlamı veya Meali
Allah’ım! Öfkenden rızana cezalandırmandan bağışlamana sığınırım. Senden, sana sığınırım. Sana olan övgüleri sayamam. Sen kendini övdüğün gibisin
İbni Mace 1179, Tirmizi 3799 Ebu Davud 1427, Nesei 1748
Ahmed bin Hanbel, Albani İrvau’l-Ğalil
Sahih-i Tirmizi (3/180)
Sahih-i İbn-i Mâce (1/194)
İrvâu’l-Ğalîl (2/175)
سُبْحَانَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ رَبِّ الْمَلاَئِمَةِ وَ الرُّوحِ
Duanın Latince Okunuşu
Subhanel Melikil Kuddus Rabbil Melaiketi ver Ruh
Duanın Anlamı veya Meali
“Her türlü noksanlıklardan uzak olan mutlak hükümdar Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim.”
Bunu üç kere söyler, üçüncüsünde yüksek bir sesle ve uzatarak şöyle der:
[Meleklerin ve Ruh’un Rabbi.]
Nesei 3/244 ⇒ Dârekutnî ve diğerleri. Parantez [ ] içi Dârekutnî rivâyetinin ziyâdesidir ve isnadı sahihtir, (2/31)
Bkz. Zâdu’l-Meâd, (ilgili hadisin tenkidi; Şuayb ve Abdülkâdir el-Arnavût) (1/337)
لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ الْعَظِيمُ الْحَلِيمُ، لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمُ
لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ رَبُّ السَّمَاوَاتِ وَرَبُّ الْعَرْشِ الْكَرِيمِ
اَللَّهُمَّ رَحْمَتَكَ أَرْجُو، فَلاَ تَكِلْنيِ إِلىَ نَفْسِي طَرْفَةَ عَيْنٍ، وَأَصْلِحْ ليِ شَأْنِي كُلَّهُ
لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ
لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ، سُبْحَانَكَ إِنيِّ كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ
اَللهُ اللهُ رَبيِّ لاَ أُشْرِكُ بِهِ شَيْئاً
Duanın Latince Okunuşu
Lâ ilâhe illallâhül-Aziymül-Haliym Lâ ilâhe illallahü Rabbül-Arşil- Aziym Lâ ilâhe illallahü Rabbüs-semâvâti ve Rabbü-l Ardı ve Rabbül Arşil Kerim
Allahumme Rahmetike ercu fela tekilne ila nnefsi darfate aynin ve eslih li şe'ni kullahu la ilahe ialla Ente
La ilahe illa Ente Subhaneke inni kuntu miz zalimin
Allahu Allahu Rabbi la uşriku bihi şeyen
Duanın Anlamı veya Meali
122- (4/1) “Azîm ve Halîm olan Allah’tan başka hak ilah yoktur. Yüce Arş’ın Rabbi olan Allah’tan başka hak ilah yoktur.
Göklerin ve Kerîm Arş’ın Rabbi olan Allah’tan başka hak ilah yoktur.” [1]
123- (4/2) “Allahım! Sadece senin rahmetini umarım.Göz açıp kapayınca-ya kadar -bile olsa- beni nefsime bırakma. Bütün işlerimi (ve hâlimi) düzelt. Senden başka hak ilah yoktur.” [2]
124- (4/3) “(Allahım!) Senden başka hak ilah yoktur. Seni tüm noksan sıfatlardan tenzih ederim. Gerçekten ben zâlimlerden oldum.” (Enbiya Suresi, 87) [3]
125- (4/4) “Ey Allah! Ey Allah! Ben Rabbime hiçbir şeyi ortak koşmam.” [4]
[1] Buhâri, (7/153), Müslim, (4/2092).
[2] Ebu Davud (4/324), Ahmed (5/42) Elbâni, hadisin hasen olduğunu söyler; ⇒ bkz. Sahih-i Ebî Dâvud (3/959).
[3] Tirmizi, (5/529). Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebi de buna muvafakat etmiştir; (1/505). ⇒ Bkz. Sahih-i Tirmizi (3/168).
[4] Ebu Davud, (2/87); ⇒ bkz. Sahih-i İbn-i Mâce, (2/335).
DÜŞMAN VEYA GÜÇ SAHİBİ BİRİSİYLE KARŞILAŞINCA YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللَّهُمَّ إِنَّا نَجْعَلُكَ فيِ نُحُورِهِمْ، وَنَعُوذُ بِكَ مِنْ شُرُورِهِمْ
Duanın Latince Okunuşu
Allahumme inna necaluke fi nu hurihim ve neuzubike min şururihim
Duanın Anlamı veya Meali
126- (3/1) "Allahım! Biz, onları düşman ile baş başa bırakır ve onların şerlerinden sana sığınırız."
Ebu Dâvud, (2/89); Hâkim, sahih olduğunu söylemiş, İmam Zehebî de buna muvafakat etmiştir.
DÜŞMAN VEYA GÜÇ SAHİBİ BİRİSİYLE KARŞILAŞINCA YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللَّهُمَّ أَنْتَ عَضُدِي، وَأَنْتَ نَصِيريِ، بِكَ أَحُولُ، وَبِكَ أَصُولُ، وَبِكَ أُقَاتِلُ حَسْبُنَا اللهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ
Duanın Latince Okunuşu
Allahumme Ente adudi ve Ente nasiri bike ehulu ve bike esulu ve bike ukaatilu
Habunallahu ve ni'mel vekil
Duanın Anlamı veya Meali
127-(3/2) "Allahım! Sen benim dayanağımsın, sen benim yardım edenimsin.
Senin yardımınla hareket eder, senin yardımınla düşmana saldırır ve senin yardımınla düşmanla savaşırım." [1]
"Allah bize yeter! O ne güzel vekildir." [2]
[1]: Ebu Davud (3/42), Tirmizi, (5/572); bkz. Sahih-i Tirmizi, (3/183)
[2]: Buhâri, (5/172)
GÜÇ VE KUVVET SAHİBİNİN ZULMÜNDEN KORKAN KİMSENİN YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللَّهُمَّ رَبَّ السَّمَاوَاتِ السَّبْعِ، وَرَبَّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ، كُنْ ليِ جَاراً مِنْ فُلاَنِ بْنِ فُلاَنٍ، وَأَحْزَابِهِ مِنْ خَلاَئِقِكَ،أَنْ يَفْرُطَ عَلَىَّ أَحَدٌ مِنْهُمْ أَوْ يَطْغَى، عَزَّ جَارُكَ وَجَلَّ ثَنَاؤُكَ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ
Duanın Anlamı veya Meali
129- (2/1) Üç kere: "Yedi kat semânın ve Yüce Arş’ın Rabbi Allahım! Falan oğlu falanın ve yarattıklarının
içerisinde onun taraftarlarından birisinin kötülükte aşırı davranmasından ya da azgınlaşmasından beni koru.
Sana sığınan güçlü ve senin övdüğün büyük olur. Senden başka hak ilah yoktur."
Buhâri, Edebu’l-Müfred, (h.707); ⇒ Elbâni, sahih olduğunu söylemiştir, ⇒ bkz. Sahih-i Edebi’l-Müfred, (h.545).
GÜÇ VE KUVVET SAHİBİNİN ZULMÜNDEN KORKAN KİMSENİN YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللهُ أَكْبَرُ، اَللهُ أَعَزُّ مِنْ خَلْقِهِ جَمِيعاً، اَللهُ أَعَزُّ مِمَّا أَخَافُ وَأَحْذَرُ، أَعُوذُ بِاللهِ الَّذِي لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ، اَلْمُمْسِكِ السَّمَاوَاتِ السَّبْعِ أَنْ يَقَعْنَ عَلَى الأَرْضِ إِلاَّ بِإِذْنِهِ، مِنْ شَرِّ عَبْدِكَ فُلاَنٍ، وَجُنُودِهِ وَأَتْبَاعِهِ وَأَشْيَاعِهِ، مِنَ الْجِنِّ وَالإِنْسِ، اَللَّهُمَّ كُنْ ليِ جَاراً مِنْ شَرِّهِمْ، جَلَّ ثَنَاؤُكَ وَعَزَّ جَارُكَ، وَتَبَارَكَ اسْمُكَ، وَلاَ إِلَهَ غَيْرُكَ
Duanın Anlamı veya Meali
130- (2/2) Üç kere: "Allah en büyüktür. Allah, bütün yarattıklarından daha güçlüdür. Allah, korktuğum ve sakındığım şeylerden daha güçlüdür. Kulu falanın, cin ve insan ordularının, taraftarlarının ve ona uyanların şerrinden, Kendisinden başka hak ilah olmayan, yedi kat göğün yerin üzerine düşmesini izniyle engelleyen Allah’a sığınırım. Allahım! Onların şerrinden beni koru. Sana sığınan güçlü ve senin övdüğün büyük olur. İsmin mübârektir. Senden başka hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilah yoktur."
Buhâri, Edebu’l-Müfred, (h.708); ⇒ Elbâni, sahih olduğunu söyler; ⇒ bkz. Sahih-i Edebi’l-Müfred, (h.546).
ÜZÜNTÜ VE KEDER ANINDA YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللَّهُمَّ إِنِّي عَبْدُكَ، ابْنُ عَبْدِكَ، ابْنُ أَمَتِكَ، نَاصِيَتيِ بِيَدِكَ، مَاضٍ فيَّ حُكْمُكَ، عَدْلٌ فِيَّ قَضَاؤُكَ، أَسْأَلُكَ بِكُلِّ اسْمٍ هُوَ لَكَ، سَمَّيْتَ بِهِ نَفْسَكَ، أَوْ أَنْزَلْتَهُ فيِ كِتَابِكَ، أَوْ عَلَّمْتَهُ أَحَداً مِنْ خَلْقِكَ، أَوْ إِسْتَأْثَرْتَ بِهِ فيِ عِلْمِ الْغَيْبِ عِنْدَكَ،أَنْ تَجْعَلَ الْقُرْآنَ رَبِيعَ قَلْبيِ، وَنُورَصَدْرِي، وَجَلاَءَ حُزْنيِ،وَذَهَابَ هَمِّي
Duanın Anlamı veya Meali
120- (2/1) “Allahım! Ben senin kulunum. Erkek ve kadın kullarının çocuğuyum.Alnım (kontrolüm) senin elindedir.Benim hakkımda senin hükmün geçerlidir. Senin, benim hakkımdaki takdirin adâlettir.Kendini isimlendirdiğin yahut Kitabında indirdiğin, yahut kullarından birisine öğrettiğin, yahut katındaki gayb ilminde kendine has kıldığın, sana âit her ismin hakkıyla: Kur’ân’ı, kalbimin sevinci, gönlümün rahata kavuşması, hüznümün ortadan kalkması ve kederimin gitmesi (için vesile) kıl(manı dilerim).”
Buhâri, (7/158). Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- bu duayı çokça yapardı. ⇒ Bkz. Fethu’l-Bâri (11/173).
ÜZÜNTÜ VE KEDER ANINDA YAPILAN DUA ARAPÇA TÜRKÇE
اَللَّهُمَّ إِنيِّ أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ، وَالْعَجْزِ وَالْكَسَـلِ، وَالْبُخْلِ وَالْجُبْنِ، وَضَلَعِ الدَّيْنِ وَغَلَبَةِ الرِّجاَلِ
Duanın Anlamı veya Meali
"Allahım! Keder ve hüzünden, acizlik ve tembellikten, cimrilik ve korkaklıktan, borcun belimi bükmesinden ve insanların bana galip gelmesinden sana sığınırım."
Ahmed, (1/391). Elbâni, tashih etmştir.
اَللَّهُمَّ مُنْزِلَ الْكِتَابِ، سَرِيعَ الْحِسَابِ، اِهْزِمِ اْلأَحْزَابَ، اَللَّهُمَّ اهْزِمْهُمْ وَزَلْزِلْهُمْ
Duanın Anlamı veya Meali
131- “Ey Kitabı (Kur’ân’ı) indiren, hesabı çabuk gören Allahım! Düşman gruplarını hezimete uğrat! Allahım! Onları hezimete uğrat ve onları (belâlarla) sars.” Müslim, (3/1362).
اَللَّهُمَّ اكْفِنِيهِم بِمَا شِئْتَ
Duanın Anlamı veya Meali
132- “Allahım! Beni, onlara karşı dilediğin şekilde koru.” Müslim, (4/2300)
بِسْمِ اللهِ وَاللهُ أَكْبَرُ ]اَللَّهُمَّ مِنْكَ وَلَكَ[ اَللَّهْمَّ تَقَبَّلْ مِنيِّ.
Duanın Anlamı veya Meali
"Allah’ın adıyla. Allah en büyüktür. [Allahım! Bu kurban, senden bana bir lütuf olarak geldi ve senin için kurban edildi] Allahım! Bu kurbanı benden kabul eyle!"
Müslim, (3/1557); Beyhaki, (9/287); [ ] Parantez içindeki kısım Beyhaki ve diğerlerinin, (9/287); son cümle anlam olarak Müslim rivâyetinden.
إِنِّي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذِي فَطَرَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ حَنِيفًا وَمَا أَنَاْ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
قُلْ إِنَّ صَلاَتِي وَنُسُكِي وَمَحْيَايَ وَمَمَاتِي لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
لاَ شَرِيكَ لَهُ وَبِذَلِكَ أُمِرْتُ وَأَنَاْ أَوَّلُ الْمُسْلِمِينَ
Duanın Latince Okunuşu
İnnî veccehtu vechiye lillezî fataras semâvâti vel arda hanîfen ve mâ ene minel muşrikîn
Kul inne salâtî ve nusukî ve mahyâye ve memâtî lillâhi rabbil âlemîn
Lâ şerîke lehu, ve bi zâlike umirtu ve ene evvelul muslimîn
Duanın Anlamı veya Meali
Muhakkak ki ben, hanif olarak yüzümü, yeri ve semaları yaratan Allah’ın Zat’ına döndürdüm. Ve ben, müşriklerden değilim. [1]
“Muhakkak ki; benim namazım, kurbanım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi Allah içindir.” de.
O’nun ortağı yoktur. Ve ben bununla emrolundum. Ve ben, müslümanların (teslim olanların) ilkiyim. [2]
[1]: (Enam Suresi - 79)
[2]: (Enam Suresi - 162-163)
Bu ayetlerden sonra Aşağıdaki Dualar Okunur
- اَللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ واللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ وَِللهِ الْحَمْدُ
بِسْمِ اللهِ اَللهُ أَكْبَرُ
Duanın Latince Okunuşu
Allahü ekber Allahü ekber. Lâ ilâhe İllâllahü vallahü ekber. Allahü ekber ve lillâhil hamd
Bismillahi Allahü Ekber
Teşrik Tekbirlerinin Anlamı veya Meali
“Allah herşeyden yücedir, Allah herşeyden yücedir. Allah’tan başka ilâh yoktur. O Allah herşeyden yücedir, Allah herşeyden yücedir. Allah’a Hamd olsun”.
şeklinde tekbir getirillir
ve Bismillahi Allahü Ekber
denilerek hazırlanan keskin bıçak hayvanın boynuna çalınır. Damar ve borular tamamen iyice akıtılır
أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللهِ التَّامَّاتِ الَّتيِ لاَ يُجَاوِزُهُنَّ بَرٌّ وَلاَ فاَجِرٌ مِنْ شَرِّ مَاخَلَقَ، وَبَرَأَ وَذَرَأَ، وَمِنْ شَرِّ مَا يَنْزِلُ مِنَ السَّمَاءِ، وَمِنْ شَرِّ مَايَعْرجُ فِيهَا، وَمِنْ شَرِّ مَا ذَرَأَ فيِ اْلأَرْضِ، وَمِنْ شَرِّ مَا يَخْرُجُ مِنْهاَ، وَمِنْ شَرِّ فِتَنِ اللَّيْـلِ وَالنَّهاَرِ، وَمِنْ شَرِّ كُلِّ طاَرِقٍ إِلاَّ طاَرِقاً يَطْرُقُ بِخَيْرٍ ياَرَحْمَنُ.
Duanın Anlamı veya Meali
247- “Yarattıklarının,yoktan var ettiklerinin şerrinden; gökten inenin ve göğe yükselenin şerrinden, yere ektiğinin ve yerden çıkanın şerrinden,
gece ve gündüz fitnelerinin şerrinden, hayırla kapıyı çalanın dışında her kapıyı çalanın şerrinden, iyi ve kötünün onun dışına çıkamayacağı Allah’ın noksansız kelimelerine sığınırım; Ya Rahmân!.”
Ahmed, (3/419) sahih bir isnadla; İbn-i es-Sünnî, (h.637); Abdülkâdir el-Arnavût, sahih demiştir; bkz. thk. Tahâvi (s.133); Mecmau’z-Zevâid,
اَلْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي بِنِعْمَتِهِ تَتِمُّ الصَّالِحَاتُ
اَلْحَمْدُ ِللهِ عَلَى كُلِّ حاَلٍ
قَدَرُ االلَّهِ وَمَا شَاءَ فَعَلَ
Duanın Anlamı veya Meali
218- Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- hoşuna giden bir işle karşılaştığında şöyle derdi
“Salih amellerin, O’nun nimetiyle tamamlandığı Allah’a hamdolsun.”
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- hoşuna gitmeyen bir işle karşılaştığında ise şöyle derdi:
“Her hâlukârda Allah’a hamdolsun.” [1]
Allah’ın takdiridir. O neyi dilerse, onu yapar [2]
[1]: İbn-i es-Sünnî, Amelu’l-Yevmi ve’l-Leyle ; Hâkim, tashih eder. el-Elbâni de sahih olduğunu söylemiştir; Bkz. Sahihu’l Câmi (4/201)
[2]: İbn-i Hibban, es-Sahih (Mevârid) (h.2427) ⇒ ve İbn-i es-Sünnî, (h.351) ⇒ Hafız İbn-i Hacer, “Bu sahih bir hadistir”
اَللَّهُمَّ إِنيِّ أَعُوذُ بِكَ أَنْ أُشْرِكَ بِكَ وَأَناَ أَعْلَمُ، وَأَسْتَغْفِرُكَ لِماَ لاَ أَعْلَمُ
اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُوبِ
Duanın Latince Okunuşu
Allahümme inni euzü bike en üşrike bike şey'en ve ene a'lem ve estağfiruke lima la a'lem,inneke entel allamul guyub
Duanın Anlamı veya Meali
"Allahım! Bilerek sana şirk koşmaktan sana sığınırım. Bilmediklerim için de senden mağfiret dilerim."
Müslim, (1/555) - (1/556) ⇒ Bir başka rivâyette, “Kehf sûresinin sonundan denilir”, (1/556)
اَللَّهُمَّ اهْدِنِي لِمَا اخْتُلِفَ فِيهِ مِنَ الْحَقِّ بِإِذْنِكَ، إِنَّكَ تَهْدِي مَنْ تَشَاءُ إِلَى صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ
Duanın Latince Okunuşu
Allahummehdini limehtulifi fihi minel hakki bi iznike inneke tehdi men teşeu ile siratim mustakim
Duanın Anlamı veya Meali
Allahım! (Dünyada dînî konularda) ayrılığa düşüldüğünde izninle (tevfikinle) beni hakka ulaştır (dosdoğru yolda sâbit kıl) Şüphesiz ki Sen dilediğini dosdoğru yola iletirsin
İmam Tirmizi Sunen-i Abdullah Parlıyan Dua Bölümleri bölüm: 31 Ø [Müslim Ebû Avâne [Müslim Salatü'l-müsafirin 200 (770), c.3, s.2192]
اَلَّلهُمَّ اِنِّى اَعُو ذُ بِكَ مِنَ الشِّقَاقِ وَالنِّفَاقِ وَسُوءِ الْاَخْلَاقِ
Duanın Latince Okunuşu
Allâhümme! İnnî e’ûzü bike mineş-şikâkı ven-nifâkı ve sûi’l-ahlâkı
Duanın Anlamı veya Meali
Allah’ım! Şikaktan* nifak* ve kötü ahlaktan Sana sığınırım
(Ebu Davud, Salat, 367; Nesaî, İsti’aze,21)
⇒ ★ ★ kavminin arasında fitne ve fesadacılık yapmaktan ⇒ * Munafık olmaktan ★ ★ ★ ⇒*
سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ
Değeri ziyaretci Kardeşlerim bu duaların hepisini ezberlemek mecburiyeti yoktur
Kolayınıza ve dilinize yatkın olan birkaç duayı ezberlemeniz yeteridir