ErayKitap Web Sitesine Hoş Geldiniz !
insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir. (İbrahim Suresi - 52)
[054.001] Kıyamet anı yaklaştı, ay ikiye ayrıldı.
[054.002] Onlar bir mucize görseler yüz çevirirler ve «Bu öteden beri gördüğümüz bir büyüdür» derler.
[054.003] Yalanladılar, keyfi arzularına uydular; ama herşey yerinde duruyor.
[054.004] Onlara bu tutumlarından vazgeçmelerini sağlayacak haberler geldi.
[054.005] Bu haberler son derece anlamlı ve etkilidir, ama uyarılar yararlı olmuyor.
[054.006] Sen de yüz çevir onlara. Görevli melek, o gün onları benzeri yaşanmamış olaya çağırdığında;
[054.007] Mezarlarından donuk ve ürkek bakışlarla çıkarak çekirge sürüsü gibi etrafa yayılırlar.
[054.008] Kendilerini çağıran görevliye doğru koşarlar. O zaman kafirler «Bu zor bir gündür» derler.
[054.009] Onlardan önce Nuh'un soydaşları da yalanlamışlardı. Onlar kulumuz Nuh'u yalanlayarak «Bu adam delidir» dediler, onu görevinden alıkoydular.
[054.010] O da «Ben yenik düştüm» yardım et bana» diye Rabb'ine dua etti.
[054.011] Göğün kapılarını açarak bardaktan su boşanır gibi bir yağmur yağdırdık:
[054.012] Yeri de coşkun kaynaklar halinde fışkırttık. Her iki yönden gelen su belirlenen bir görevi yerine getirmek üzere birleşti.
[054.013] Onu çivilerle tutturulmuş tahtalardan yapılan bir gemiye bindirdik.
[054.014] Mesajı inkar edilen kulumuza ödül olarak bu gemi gözetimimiz altında yüzüyordu.
[054.015] Biz onu bir ibret dersi olarak geride bıraktık. İbret alan yok mu?
[054.016] Benim azabım ve uyarılarım nasılmış?
[054.017] Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?
[054.018] Adoğulları da peygamberlerini yalanladılar. Ama benim azabım ve uyarmam nasılmış?
[054.019] Baştan başa uğursuz bir günde üzerlerine sert ve dondurucu bir kasırga saldık.
[054.020] Bu kasırga insanları sökülmüş hurma kütükleri gibi havaya kaldırıp savuruyordu.
[054.021] Peki benim azabım ve uyarılarım nasılmış?
[054.022] Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?
[054.023] Semudoğulları da uyarıları yalanlamışlardı.
[054.024] Dediler ki: «İçimizden bir insanın peşinden mi gideceğiz? Öyle yaparsak sapıtmış ve kendimizi ateşe atmış oluruz.»
[054.025] Bizler dururken vahiy ona indirildi, öyle mi? Hayır, o şımarık bir yalancıdır:
[054.026] Onlar yarın kimin şımarık bir yalancı olduğunu öğreneceklerdir.
[054.027] Biz onları sınavdan geçirmek için dişi deveyi göndereceğiz. Sabret de gör bakalım, ne yapacaklar?
[054.028] Onlara suyun deve ile aralarında bölüştürüldüğünü bildir. Kimin sırası ise gelir, su içer.
[054.029] Ama onlar bir arkadaşlarını çağırdılar. O da kılıcını çekerek hayvanı cansız yere serdi.
[054.030] Peki benim azabım ve uyarılarım nasılmış?
[054.031] Onların üzerine bir tek çığlık saldık da ağıl bekçisinin biriktirdiği kuru ot yığınlarına dönüştüler.
[054.032] Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?
[054.033] Lut'un soydaşları da uyarıları yalanlamışlardı.
[054.034] Biz de üzerlerine taşları savuran bir kasırga gönderdik. Yalnız Lut'un taraftarları hariç. Onları sabahleyin erkenden kurtardık.
[054.035] Tarafımızdan sunulmuş bir nimet olarak. Biz şükredenleri işte böyle ödüllendiririz.
[054.036] Lut onları bizim sillemiz konusunda uyarmıştı. Fakat,onlar bu uyarıları kuşku ile karşıladılar.
[054.037] Onlar Lut'un konuklarını elde etmek istediler. Bunun üzerine gözlerini kör ettik. «Tadın bakalım azabımı ve uyarılarımın sonuçlarını.»
[054.038] Sabah erkenden sürekli bir azaba yakalandılar.
[054.039] Tadın bakalım azabımı ve uyarılarımın sonuçlarını.
[054.040] Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?
[054.041] Firavun yanlılarına da uyarılar gelmişti.
[054.042] Fakat bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de güçlü ve üstün iradeli birine yaraşacak bir sertlikle onların yakalarına yapıştık.
[054.043] Acaba sizin içinizdeki kafirler onlardan daha mı iyidir, yoksa kutsal kitaplarda size ilişkin bir suçsuzluk belgesi mi var?
[054.044] Yoksa onlar «Biz karşımıza çıkacak herkesi yenen güçlü bir orduyuz» mu diyorlar?
[054.045] Yakında orduları bozguna uğratılacak ve geri püskürtüleceklerdir.
[054.046] Asıl azaba kıyamet günü çarpılacaklardır. Kıyamet günü onlar için daha feci ve daha acıdır.
[054.047] Suçlular şaşkınlık ve ateş içindedirler.
[054.048] O gün onlar yüzüstü sürüklenerek cehenneme atılırlar; 'Ateşin vücudunuza değişini tadınız» diye.
[054.049] Biz her şeyi belirli bir plan uyarınca yarattık.
[054.050] Bizim buyruğumuz göz kırpması kadar kısa sürede gerçekleşen bir tek sözdür.
[054.051] Biz sizin gibi sapıkları daha önce yokettik. Öğüt alan yok mu?
[054.052] Onların yaptıkları herşey defterlere geçmiştir.
[054.053] Küçük- büyük bütün davranışları satırlara işlenmiştir.
[054.054] Kötülüklerden sakınanlar cennetlerde ve ırmak kenarlarındadırlar.
[054.055] Güçlü hükümdarın katında güvenli bir konutta ağırlanacaklardır.
|