ErayKitap Web Sitesine Hoş Geldiniz !
insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir. (İbrahim Suresi - 52)
[015.001] Elif, Lâm, Ra; bunlar kitabın, Kur'an'ın ayetleridir.
[015.002] Gün gelecek, kâfirler «keşke vaktiyle müslüman olsaydık» diyeceklerdir.
[015.003] Bırak onları yesinler, dünya nimetlerinden yararlansınlar ve ihtirasları ile oyalansınlar, ilerde gerçeği öğreneceklerdir.
[015.004] Yok ettiğimiz her beldenin mutlaka uğradığı akıbete ilişkin belirli bir yazısı vardır.
[015.005] Hiçbir millet ne yokoluş gününü öne alabilir ve ne de yaşama süresini aşabilir.
[015.006] Müşrikler dediler ki; «Ey kendisine Kur'an inen adam, sen kesinlikle delinin birisin.»
[015.007] Eğer söylediklerin doğru ise bize melekler ile birlikte gelseydin ya.
[015.008] Oysa biz melekleri ancak gerektiğinde indiririz, o zaman da onlara artık mühlet tanınmaz.»
[015.009] Bu Kur'an'ı gerçekten biz indirdik ve onu koruyacak olan da biziz.
[015.010] Ey Muhammed, biz senden önce de eskiden yaşamış çeşitli milletlere peygamberler göndermiştik.
[015.011] Bu milletler, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya almışlardır.»
[015.012] Biz böylece peygamberleri alaya alma huyunu günahkârların kalplerine aşılarız.
[015.013] Onlar Kur'an'a inanmazlar. Oysa daha önceki yoldaşları hakkında ilahi kanun işlemişti.
[015.014] Eğer onlara bir kapı açsak da göğe çıkmaya koyulsalar.
[015.015] Gözlerimiz hayal görüyor, herhalde birileri bize büyü yaptıderler.
[015.016] Gökte takım yıldızlar (ya da yörüngeler) yarattık ve onları gözetleyenler için çeşitli güzellikler ile donattık.»
[015.017] Göğü bütün kovulmuş şeytanlardan koruduk.»
[015.018] Ancak kulak hırsızlığına yeltenen bir şeytan olursa onu parlak ışıklı bir kayan yıldız kovalar.»
[015.019] Yerin alanını geniş yaptık, oraya sabit dağlar serpiştirdik ve orada belirli bir ölçü uyarınca her bitkiyi bitirdik.
[015.020] Orada gerek sizin için ve gerekse rızıkları tarafınızdan sağlanması sözkonusu olmayan diğer canlılar için besin kaynakları yarattık.
[015.021] Evrende varolan her şeyin hazinesi, ana kaynağı bizim yanımızdadır. Ve biz her şeyi size belirli bir ölçüye göre indiririz.
[015.022] Gönderdiğimiz yağmur yükleyici rüzgârlar aracılığı ile size gökten su indirerek su ihtiyacınızı karşıladık. Yoksa su kaynağını oluşturan siz değilsiniz.
[015.023] Dirilten de öldüren de yalnız biziz ve her şey sonunda bize kalır.
[015.024] Biz sizin eskiden gelip geçenlerini de geride kalanlarını da biliriz.
[015.025] Hiç kuşkusuz Rabbin tüm insanları biraraya toplayacaktır. O her işi yerinde yapar ve her şeyi bilir.
[015.026] Gerçekten biz insanı kara çamurdan oluşmuş kuru balçıktan yarattık.
[015.027] Cinni de daha önce dumansız alevden yarattık.»
[015.028] Hani Rabbin, meleklere dedi ki; «Ben kara çamurdan oluşmuş kuru balçıktan bir insan yaratacağım.»
[015.029] Ona biçim verip içine kendi ruhumdan bir soluk üflediğimde önünde secdeye kapanınız.
[015.030] Bunun üzerine bütün melekler hep birlikte secdeye kapandılar.»
[015.031] Yalnız İblis, secdeye kapananlar arasında olmayı reddetti.
[015.032] Allah «Ey İblis, seni secde edenler ile birlikte olmaktan alıkoyan nedir?» dedi.
[015.033] İblis «Kara çamurdan oluşmuş kuru balçıktan yarattığın insana secde etmek bana yakışmaz» dedi.
[015.034] Allah «Öyleyse defol oradan, artık sen rahmetimden kovulmuşsun» dedi.
[015.035] Hesaplaşma gününe kadar sürekli olarak lânetim üzerinedir.
[015.036] İblis, «Ey Rabbim, o halde insanların tekrar dirilecekleri güne kadar bana yaşama süresi tanı» dedi.
[015.037] Allah, «Sen kendilerine yaşama süresi tanınanlardansın» dedi.
[015.038] O belirli vaktin gününe kadar.
[015.039] İblis dedi ki; «Ey Rabbim, beni kışkırtıp sapıklığa düşürdüğün için dünyada kötülüğü onlara cazip göstererek hepsini yoldan çıkaracağım.
[015.040] Sadece onların arasındaki seçkin kulların hariç.
[015.041] Allah dedi ki; «İşte bana ileten doğru ,yolum budur.»
[015.042] Sana uyan sapıklar dışındaki kullarım üzerinde senin hiçbir nüfuzun, hiçbir etkileme gücün yoktur.
[015.043] Onların hepsinin buluşma yerleri cehennemdir.
[015.044] Oranın yedi kapısı vardır. Her kapıdan hangi cehennemlik grupların içeriye girecekleri belirlenmiştir.
[015.045] Kötülükten sakınanlar ise, cennetteler ve pınar başlarındadırlar.
[015.046] Onlara «Esenlikle ve güven içinde oraya giriniz» denir.
[015.047] Biz cennetliklerin kalplerindeki tüm kin tortularını çekip çıkardık, onlar orada karşılıklı koltuklarda oturan kardeşlerdir.
[015.048] Onlar orada bıkkınlık hissetmezler, oradan çıkarılmaları da sözkonusu değildir.
[015.049] Ey Muhammed, kullarıma haber ver ki, ben gerçekten affediciyim, merhametliyim.
[015.050] Fakat azabım da son derece acıklı bir azaptır.
[015.051] Onlara İbrahim'in konukları hakkında da bilgi ver.
[015.052] Hani İbrahim'in yanına girip selâm verdiklerinde O «Biz sizden korkuyoruz» dedi.
[015.053] Onlar «Korkma, biz sana bilgin bir oğlun olacağını müjdeliyoruz
[015.054] İbrahim «Hayli ilerlemiş yaşıma rağmen mi bana bu müjdeyi veriyorsunuz? O halde neye dayanarak müjde veriyorsunuz?» dedi.
[015.055] Onlar dediler ki «Sana bu müjdeyi gerçeğe dayanarak veriyoruz, sakın umutsuzlardan olma.
[015.056] İbrahim, sapıklardan başka kim Allah'ın rahmetinden ümit keser» dedi.
[015.057] İbrahim; «Ey elçiler göreviniz nedir?» dedi.
[015.058] Onlar dediler ki, «Biz günahkâr bir topluma gönderildik.
[015.059] Yalnız Lût'un bağlıları ile ailesi hariç; onların tümünü kurtaracağız.
[015.060] Yalnız Lût'un eşi hariç, onun geride kalanlar arasında olmasını uygun gördük.
[015.061] Bu elçiler Lût'un evine geldiklerinde.
[015.062] Lût; «Siz benim tanımadığım kimselersiniz» dedi.
[015.063] Onlar dediler ki; «Biz sana soydaşlarının kuşku ile karşıladıkları ilahi azabı haber vermeye geldik.»
[015.064] Sana gerçeği getirdik, kesinlikle doğru söylüyoruz.
[015.065] Gecenin bir saatinde aileni ve bağlılarını yola çıkar, sen de peşlerinden git, hiçbiriniz arkasına bakmasın, emredildiğiniz yere doğru yol alın.
[015.066] Böylece Lût'a bu önemli olayı, yani sabah olunca şu adamların soylarının kurumuş olacağı yolundaki hükmümüzü bildirdik.
[015.067] Şehir halkı sevinç içinde Lût'un evine geldi.
[015.068] Lût onlara dedi ki; «Bunlar benim konuklarımdır, sakın beni onlar karşısında rezil etmeyiniz.»
[015.069] Allah'dan korkunuz, beni utandırmayınız.»
[015.070] Hemşehrileri ona; «İnsanlar ile ilişki kurmayı biz sana yasaklamamış mıydık?» dediler.
[015.071] Lût; «Eğer bir şey yapacaksanız, işte size kızlarım» dedi.
[015.072] Ey Muhammed, hayatın hakkı için onlar sarhoşlukları içinde debeleniyorlardı.
[015.073] Tanyeri ağarırken korkunç bir gürültüye tutuldular.
[015.074] Beldelerinin altını üstüne getirdik ve üzerlerine taşlaşmış balçık kütleleri yağdırdık.
[015.075] Hiç şüphesiz görüntü aracılığı ile işin özünü kavrayabilenler için bu olayda alınacak birçok dersler vardır.
[015.076] Bu beldenin yıkıntıları halâ işlek oları bir yol üzerindedir.
[015.077] Bu yıkıntılarda mü'minler için ibret dersleri vardır.
[015.078] Eyke halkı da, hiç kuşkusuz zalim kimselerdi.
[015.079] Bu yüzden onlardan da öç aldık; bu beldelerin her ikisi de işlek bir yol üzerindedirler.
[015.080] Hicr vadisinin halkı da gerçekten peygamberleri yalanlamışlardı.
[015.081] Onlara mucizelerimizi gösterdik, fakat onlar yüz çevirdiler.
[015.082] Onlar dağları oyup güvenli köşkler yapıyorlardı.
[015.083] Gün doğarken korkunç bir gürültüye tutuldular.
[015.084] Oydukları köşkler hiçbir işlerine yaramadı.
[015.085] Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındaki vârlıkları bir gerekçeye dayalı olarak yarattık, boşuna yaratmadık. Kıyamet anı kesinlikle gelecektir. O halde onların küstahlıklarını soylu bir umursamazlıkla karşıla.
[015.086] Her şeyi yaratan ve her şeyi bilen Rabbindir.
[015.087] Gerçekten sana sürekli tekrarlanan yedi ayetli Fatiha suresini ve yüce Kur'an'ı verdik.
[015.088] Erkek- kadın bazı kâfirlere verdiğimiz kimi dünya nimetlerine göz. dikme ve (iman etmiyorlar diye) onlar için üzülme, mü'minlere karşı alçak gönüllülük kanatlarını indir.
[015.089] Ben açık sözlü bir uyarıcıyım de.
[015.090] Kutsal kitaplarının ayetleri arasında ayırım gözeten bölücülere de mesaj indirdik.
[015.091] Onlar ki, Kur'an'ın ayetleri arasında da ayırım gözettiler.
[015.092] Rabbin hakkı için, onların tümünü kesinlikle sorguya çekeceğiz.
[015.093] Yaptıkları işler konusunda.
[015.094] Sana buyurulanı açıktan açığa bildir. Ve müşriklere aldırış etme.
[015.095] O istihzacılara karşı muhakkak ki biz sana yeteriz.
[015.096] Onlar ki Allah’la beraber başka bir tanrı tanırlar. Onlar yakında bileceklerdir.
[015.097] Andolsun ki onların dediklerinden göğsünün daraldığını biliyoruz.
[015.098] Sen hemen Rabbini hamd ile tesbih et. Ve secde edenlerden ol.
[015.099] Ve sana «yakîn» gelinceye kadar Rabbine ibadet et.
|