En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadet Sağlayan Bilgidir
Dinlerini parça parça edip guruplara ayrılanlar var ya, senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi ancak Allah'a kalmıştır. Sonra Allah onlara yaptıklarını bildirecektir.Kim (Allah huzuruna) iyilikle gelirse ona getirdiğinin on katı vardır. Kim de kötülükle gelirse o sadece getirdiğinin dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.(Enam Suresi-159-160)
Yer Yüzünün Kayan Yıldızları Ashab-ı Kiramın Kısa Hayat Tarihceleri
Hz. Peygamber'in amcasının oğlu ve sahâbî. Adı Fadl, künyesi
Ebû Muhammed'dir. Lâkabı,"Redîfu'r Rasûl" idi. Nesebi, Fadl b. Abbâs,
b. Abdulmuttalib b. Hişam b. Abdülmenaf b. Kusay'dır.
Bedir'den önce müslüman olmasına rağmen (İbn Sa'd, Tabakât, IV,
37) müşriklerden çekindiği için müslümanlığını açığa vurmamıştır.
Mekke'nin fethinden bir müddet önce babası Hz. Abbâs ile
birlikte Medine'ye hicret etti. Hicretinden bir müddet sonra Mekke'nin fethi
gerçekleşti. Fadl b. Abbas, ilk defa gazaya yani Mekke fethine katıldı, sonra
Huneyn gazasında bulundu. Burada da büyük kahramanlık gösterdi. Müslümanların
Huneyn'de dağınıklık göstermesi üzerine Fadl, büyük bir dirâyet ve fedakârlıkla
Resulullah'ın yanında bulundu ve Havâzin kabîlelerine karşı çarpıştı.
Veda haccında Resulullah (s.a.s.) ile birlikte onun devesine
binmişti. Bunun için ona "Redîfu'r Rasûl' yani "Resulullah (s.a.s.)'in üzengi
arkadaşı" lâkabı verilmişti. Bu sırada Has'am kabilesinden genç ve güzel bir
kadın bir mesele sormak istedi. Fadl, gözlerini kadına dikmişti. Resulullah
kadına bakmıyordu. Fadl'ın bu hareketini beğenmedi ve ona, dikkatli olmasını
ihtar etti; kadına bakmasın diye, üzengisinden tutup, başını çevirdi (İbn Sa'd,
Tabakât, IV, 37).
Hz. Fadl, Resulullah (s.a.s.)'in hizmetinde bulunanlardandır.
Resulullah son hastalıklarında, son hutbelerinde Fadl'dan sözetmiştir (İbn
Hacer, el-İsâbe, V, 212, İbn Abdi'l-Berr, İstiâb, V, 535). Hz. Fadl, Resulullah
(s.a.s.)'in gasl sırasında hazır bulunmuş; gasli suyunu dökmüş, Hz. Ali de
gasletmiştir.
Hz. Fadl, çok güzel yüzlü idi (el-İsâbe, V, 212). Ümmü Mektum
isimli bir kızı vardı. Bu kız, Hz. Hasan ile evlenmiş, daha sonra ondan
boşanarak, Ebû Musa el-Eş'ârî ile evlenmiştir (el-İstiâb, 535).
Hz. Fadl b. Abbâs'tan yirmidört hadis rivâyet edilmiştir.
Bunlardan üç tanesi müttefekun aleyh'tir (Tenzibü'l-Kemâl, 309). Râvileri
arasında şunları saymak mümkündür: Sahâbenin büyüklerinden İbn Abbâs ve Ebû
Hureyre'den başka Kerib, Kusm b. Abbâs, Abbâs b. Ubeydullah, Rebiab.
Hâris(Tehzibü't-Tehzib, IV, 280).
Hz. Fadl'ın vefatı hakkında değişik bilgiler verilmiştir. Bir
kısım râvîler, Suriye'de meydana gelen salgında vefât ettiğini; bir kısmı ise,
Ecnâdin savaşında şehid olduğunu söylüyorlar. Bu rivâyetlerden ikincisi, daha
yaygındır ve doğruya daha yakındır (el-İsâbe, 212).
Sonraki Tarih