Hadis-i Şerifi inkar edenler için / Koltuğuna Kurulan Karnı Tok Bir Adamın
“Şunu iyi biliniz ki, bana Kur'an-ı Kerim ile birlikte onun bir benzeri de verilmiştir.
(Bu konuda) dikkatli olun; (çünkü) koltuğuna kurulan tok bir adamın ‘Size sadece şu Kur'an lazımdır, onda bulduğunuz helali helal, haramı da haram kabul ediniz yeter!’ diyeceği
(günler) yakındır...” Bu hadis-i şerif -farklı nüanslarla - kütübü sitte ve diğer bazı kaynaklarda geçmektedir
Ebu Davud, Sünnet, 5(6), İmaret,33; Tirmizî, İlim, 10; İbn Mace, Mukaddime, 2; Darimî, Mukaddime,49; Ahmed b. Hanbel, 2/367, 4/131-132, 6/8)
İLİM BÖLÜMÜ / BÖLÜM: 10 Ø HADİSLERİ İNKAR EDENLER DE OLACAK MI? HADİS NO: 2663
SAKAL
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur:
"Fıtrat beştir, yahut beş şey fıtrattandır:
Sünnet olmak,
etek tıraşı olmak,
tırnakları kesmek,
koltuk altı kıllarını gidermek ve bıyıkları kısaltmak."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 377
İbn Ömer'in (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur:
"Bıyıkları kısaltın, sakalları çokça ve uzunca bırakın."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 380[1]
BOYAMA YASAĞI
MÜSLÜMAN ERKEK VE KADINLARIN SAÇLARINI SİYAHA BOYAMALARININ YASAKLANMIŞ OLDUĞU
1641. Câbir radıyallahu anh şöyle dedi:
Mekke'nin fethedildiği gün Ebû Bekir es-Sıddîk'in babası Ebû Kuhâfe'yi,
saçı sakalı bembeyaz olmuş bir halde
Peygamber'in huzuruna getirdiler.
Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
- "Bunları boyamak suretiyle değiştirin fakat siyaha boyamayın!"
Müslim, Libâs 79.
YARIM TIRAŞ YASAĞI
BAŞIN BİR KISMINI TIRAŞ EDİP BİR KISMINI BIRAKMANIN NEHYEDİLDİĞİ
VE KADIN İÇİN DEĞİL ERKEK İÇİN SAÇLARININ TAMAMINI TIRAŞ ETMENİN MÜBAH OLDUĞU
1642. İbni Ömer radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem başın bir kısmını tıraş edip bir kısmının (perçem olarak) bırakılmasını yasakladı.
Buhârî, Libâs 72; Müslim, Libâs 72, 113.
1643. Yine İbni Ömer radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bir gün saçının bır kısmı tıraş
edilmiş bir kısmı bırakılmış bir çocuk gördü, aile fertlerini böyle yapmaktan menedip şöyle buyurdu:
- "Ya hep tıraş edin ya hep bırakın!"
Ebû Dâvûd, Tereccül 14
1644. Abdullah İbni Cafer radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
Nebî sallallahu aleyhi ve sellem Cafer (İbni Ebû Tâlib)'in çoluk çocuğuna üç gün yas süresi tanımıştı.
Sonra onlara geldi ve:
- "Kardeşim Cafer için bugünden sonra artık ağlamayın!" buyurdu. Sonra:
- "Bana kardeşimin çocuklarını çağırın!" diye emretti.
Bizi toplayıp getirdiler. Biz kendimizi annelerini yitirmiş kuş yavruları gibi hissediyorduk. Sonra:
- "Bana bir berber çağırın!" buyurdu.
Gelen berbere emretti, berber bizim başlarımızı tamamen tıraş etti.
Ebû Dâvûd, Menâsik 78, Tereccül 13.
1645. Ali radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem kadının saçlarını tıraş etmesini, (saçlarını kökünden kestirmesini) yasakladı.
Nesâî, Zînet 4.
1646. Esmâ radıyallahu anhâ'dan rivayet edildiğine göre bir hanım
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e:
- Ey Allah'ın Resûlü! Yakalandığı bir hastalık sebebiyle kızımın saçları döküldü.
Ben onu evlendirmiştim de. Ona iğreti saç taktırayım mı? diye sordu. Bunun üzerine Hz. Peygamber:
- "İğreti saç takana da taktırana da Allah lânet etmiştir" buyurdu.
Âişe radıyallahu anhâ'dan da benzeri bir rivayet nakledilmiştir.
Buhârî, Libâs 85; Müslim, Libâs 115.
1647. Humeyd İbni Abdurrahman'dan nakledilmiştir ki,
Muâviye radıyallahu anh hac yaptığı sene Medine'de bir zâbıta memurunun elinde bulunan bir tutam alın saçını alıp
Medine Mescidi Minberinden halka şöyle hitabetmiştir:
- Ey Medineliler! Âlimleriniz nerede? (Niçin bunları önlemezler?)
Ben Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'in bu tür saçlardan halkı menederek şöyle buyurduğunu duymuşumdur:
- "İsrailoğulları, kadınları bu tür şeyleri kullanmaya başladıkları zaman helâk olmuşlardır!"
Buhârî, Enbiyâ 54; Müslim, Libâs 122-124.
1648. İbni Ömer radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem saçlarına saç ekleten ve ekleyen, döğme yapan ve yaptıran kadınlara lânet etmiştir.
Buhârî, Tefsiru sûre (59) 4, Libâs 83, 85, 87; Müslim, Libâs 115, 117, 119.
1649. İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den nakledildiğine göre kendisi,
"Döğme yapan, yaptıran, yüzünün tüylerini yolan, güzel görünsün diye dişlerini seyrekleştiren,
Allah'ın yarattığını bozan kadınlara Allah lânet etsin" demişti.
Bir kadının İbni Mes'ûd'u aşırı gitmekle suçlaması üzerine bu defa;
"Peygamberin lânet ettiği kimseye niçin lânet etmeyecek mişim?
Peygamberi izlemek Allah'ın kitabında emredilmiştir. Allah Teâlâ;
"Peygamber size ne verirse onu alın, sizi nehyettiğinden de uzak durun!"[Haşr sûresi (59), 7] buyurdu, demiştir.
Buhârî, Tefsîru sûre (59), 4; Libâs 82, 84, 85, 87; Müslim, Libâs 120.
BEYAZ KILLARI YOLMA YASAĞI
SAÇ, SAKAL VE BAŞKA YERLERDEKİ BEYAZ KILLARI KOPARMANIN VE
GENÇLERİN YÜZLERİNDE İLK ÇIKAN TÜYLERİ YOLMALARININ MEKRUH OLDUĞU
1650. Amr İbni Şuayb'ın, babası vasıtasıyla dedesinden rivayet ettiğine göre
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Beyaz saçları yolmayın. Zira o beyaz saç, kıyamet günü müslümanın nûrudur. "
Ebû Dâvûd, Tereccül 17; Tirmizî, Edeb 56; Nesâî, Zînet 13. [2]
2108 - İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ) anlatıyor:
"Resülullah (aleyhissalatu vesselâm) buyurdular ki:
"Bıyıkları kazıyın, sakalları serbest bırakın."
Buhârî, Libâs 64, 65; Müslim, Tahâret 53, (259)
Sahîheyn'in bir rivayetinde şöyle denmiştir:
"Şu ameller fıtrattandır: Kasık traşı, tırnakların kesilmesi, bıyıkların kesilmesi."
Bir diğer rivâyette:
"Müşriklere muhâlefet edin, sakallarınızı uzatın, bıyıklarınızı kesin" denir.
2123 -Âişe (radıyallâhu anhâ) anlatıyor:
"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"On şey fıtrattandır:
Bıyığın kesilmesi,
sakalın uzatılması,
misvak,
istinşak (burna su çekmek),
mazmaza (ağza su çekmek),
tırnakları kesmek,
parmak mafsallarını yıkama,
koltuk altını yolmak,
etek traşı olmak,
intikâsu'l-mâ yani istinca yapmak."
Müslim, 56 (261); Ebü Dâvud, Tahâret 29, (53);
Tirmizî, Edeb 14, (2758); Nesâî, Zînet 1, (8,126,127).[3]
1634- Sâlim b. ebî’l Ca’d’den rivâyete göre:
Şurahbil b. Sımt şöyle demiştir:
Ey Ka’b b. Mürre! Bize
Rasûlullah (s.a.v.)’den hadis aktar fakat dikkatli ol eksik ve fazla bir şeyler söyleme
Ka’b b. Mürre dedi ki:
Rasûlullah (s.a.v.)’den işittim şöyle diyordu:
“İslam yolunda kimin bir kılı ağarırsa kıyamet gününde o kıl o kimse için bir ışık (nur) olacaktır.”
(Nesâî, Cihâd: 9)
1635- Amr b. Abese (r.a.)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Kim Allah’ın dinini yeryüzünde en üstün kılma yolunda gayret ederek saç ve sakalını ağartırsa o kıllar kıyamet günü kendisi için nur, ışık olacaktır.”
(Nesâî, Cihâd: 9)[4]
2756- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Beş şey yaratılışın başlangıcından beri devam edip gelmektedir;
kasık tıraşı, sünnet olmak, bıyıkları kısaltmak, koltuk altı kıllarını tıraş etmek ve tırnakları kesmek.”
(Buhârî, Libas: 39; Müslim, Tahara: 52)
2757- Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“On şey yaratılış gereği yapılması gereken uygulamalardandır; bıyıkları kısaltmak, sakalları uzatmak, misvak kullanmak, burun temizliği yapmak, tırnakları kesmek, parmak aralarını ve mafsallarını temizlemek, koltuk altı kıllarını temizlemek, kasık kıllarını tıraş etmek ve su ile taharetlenmek.”
Zekeriyya diyor ki: Mus’ab şöyle dedi:
“Onuncuyu unuttum belki de ağza su vermek olabilir.”
(Müslim, Tahara: 17; Nesâî, Ziyne: 27)[5]
2758- Enes (r.a.)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Rasûlullah (s.a.v.), tırnak kesmek, bıyıkları kısaltmak, kasık ve koltuk tıraşı için en uzun süresi kırk gün olarak belirlemiştir.”
(Müslim, Tahara: 17; Nesâî, Ziyne: 27)
2759- Enes (r.a.)’den rivâyete göre:
“Rasûlullah (s.a.v.), bıyıkları kısaltmayı tırnak kesmeyi, koltuk ve kasık tıraşında kırk günden fazla uzatmamayı tayin etmişti.”
(Müslim, Tahara: 17; Nesâî, Tahara: 27)[6]
2760- İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir:
“Rasûlullah (s.a.v.), bıyıklarını kısaltır veya bıyıklarından alırdı ve Allah’ın dostu İbrahim de bıyıklarını aynen böyle yapardı” derdi.
(Müsned: 2602)
2761- Zeyd b. Erkâm (r.a.)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Bıyığından alıp bıyığını kısaltmayan bizden değildir.”
(Nesâî, Tahara: 27)[7]
2762- Amr b. Şuayb (r.a.)’in babasından ve dedesinden rivâyete göre,
“Peygamber (s.a.v.) sakalını tıraş ederken sakalının eninden ve boyundan alırdı.”
(Tirmizî rivâyet etmiştir.)[8]
2763- İbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre,
Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Bıyıkları kısaltınız sakalları salıveriniz.”
(Buhârî, Libas: 27; Müslim, Tahara: 17)
2764- İbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre:
Rasûlullah (s.a.v.), bıyıkların kısaltılmasını sakallarında uzatılıp bırakılmasını bize emretti.”
(Buhârî, Libas: 27; Müslim, Tahara: 17)[9]
>
Kaynak:
[1]:el lulu vel mercan buhari ve müslim ittifak ettikleri hadisler Muhammed Fuad Abdulbaki..:TAHARET
[2]:Muvahhid 1.16 İslam Kütüb Hanesi Riyazussalihin
[3]:KutubuSitte7300
[4]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:cihâdın değer ve kıymeti..:bölüm: 9 müslüman olma yolunda saçları ağaran kimse
[5]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:Edep Bölümleri..:bölüm: 14 yaratılıştan beri devam eden uygulama nedir?
[6]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:Edep Bölümleri..:bölüm: 15 bıyık ve tırnak kesilmesi için belli bir vakit var mı?
[7]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:Edep Bölümleri..:bölüm: 16 ibrahim (a.s.) da bıyıklarını kısaltır mıydı?
[8]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:Edep Bölümleri..:bölüm: 17 sakal tıraşı nasıl olmalı?
[9]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan..:Edep Bölümleri..:bölüm: 18 sakalların fazla kısaltılmayıp bırakılıvermesi gerekir
Konularına Göre Hadis Meali veya Konularına Göre Hadis Fihristi Okuyabilir, bilgisayarınıza indirebilir
("RAR" İndir Linki), ödev ve tezlerinizde kullanabilir ve siteyi referans göstermek ve
değiştirmemek koşuluyla site ve bloglarınızda yayınlayabilir ve kopyalayıp, çoğaltabilirsiniz. v..d.. Download / İndirdikten Sonra Üçretsiz Dağıtabilirsiniz..
En iyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir Eraykitap ilmin kisa yolu
سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ
|