ErayKitap Web Sitesine Hoş Geldiniz !
En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir
"...Allah ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle.." (Tevbe Suresi - 29) (Resûlüm! ) De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah Ğafur ve Rahimdir. De ki: Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin Eğer yüz çevirirlerse /itaat etmezlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez (Ali İmran Suresi 31-32) = ♦ E ♦ = “Şunu iyi biliniz ki, bana Kur'an-ı Kerim ile birlikte onun bir benzeri de verilmiştir. (Bu konuda) dikkatli olun; (çünkü) koltuğuna kurulan tok bir adamın ‘Size sadece şu Kur'an lazımdır, onda bulduğunuz helali helal, haramı da haram kabul ediniz yeter!’ diyeceği (günler) yakındır...” Bu hadis-i şerif -farklı nüanslarla - kütübü sitte ve diğer bazı kaynaklarda geçmektedir Ebu Davud, Sünnet, 5(6), İmaret,33; Tirmizî, İlim, 10; İbn Mace, Mukaddime, 2; Darimî, Mukaddime,49; Ahmed b. Hanbel, 2/367, 4/131-132, 6/8) İLİM BÖLÜMÜ / BÖLÜM: 10 Ø HADİSLERİ İNKAR EDENLER DE OLACAK MI? HADİS NO: 2663 1083- Ebû Musa El-Eş'arî (Radıyallahu Anh) der ki: Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Huneyn gazasını zaferle tamamlayınca, bu savaştaki bazı müşrikler, Hevazin diyarında olan EVTAS köyüne sığındılar. Hazreti Peygamber bunlar üzerine bir birlik gönderdi ve o birliğe de Ebû Amir'i komutan tayin etti. Bu birlik Evtas'a vardığı zaman, orada toplanan müşriklerin başı Dü-reyd bin Samme ve askerleriyle karşılaştılar ve savaşa tutuştular. Sonra müşriklerin başı olan Düreyd öldürüldü. Onun öldürülmesiyle askerleri de dağıldı. Ebû Musa der ki: Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem beni de, amcam Ebû Âmir ile bu gazaya göndermişti. Biz birlikte savaşır- ken amcam Ebû Amir dizinden yaralanmıştı. Bir düşmanın atmış olduğu ok, bu komutanımızın dizini ağır bir şekilde yaralamıştı. Ben hemen amcamın yanma koşarak: Ey amca sana oku atan kimdir? dedim. Amcam da parmak ile işaret ederek kendisini yaralayan düşmanı bana gösterdi. Ben hemen o düşmanın üzerine yürüdüm Benim yaklaştığımı görünce kaçmaya başladı. Arkasından koştum ve: Kaçmaktan utanmıyor musun, bana neden karşı çıkmıyorsun? dedim. Adam benim bu sözüm üzerine durdu. Karşılıklı olarak kılıçlarımızla dövüşmeğe başladık. Sonunda onu öldürdüm. Hemen yaralı bulunan amcamın yanma döndüm. Amcama, kendisini yaralayan müşriki öldürdüğümü müjdeledim. Sonra amcam dedi ki, şu dizime batmış olan oku çıkar. Ben de oku çıkardım. Amcanım dizinden su boşandı. Ebû Âmir öleceğini anlayarak bana şöyle dedi: — Yeğenim! Peygamber Sallallâhu Aleyhi ve Sellem'e benden selâm söyle. Hem de benim için AUah'dan mağrifet dilesin. Sonra Ebû Âmir beni askerlerin basma komutan yaptı. Az sonra da amcam vefat etti. (R.A.). Sonra savaştan başarı sağlayarak Medine'ye dönünce, Hazreti Peygamberin evine gittim ve onu bir şilte üzerine yatmış halde buldum. Şiltenin kalmca örgüleri mübarek vücûtlarında iz bırakmıştı. Sonra ben savaşımız hakkında kendilerine bilgi verdim ve Ebû Amir'in vasiyetini de söyledim. Hazreti Peygamber hemen abdest suyunu istedi, abdest aldı. Sonra mübarek iki elini kaldırarak dua etti: «Allahım! Senin sevimli kulun Ebû Âmir'i bağışla. Allahıml kıyamet gününde onu insan yaratıklarının birçoğundan Üstün kıl,» Bu duayı yaparlerken mübarek kollarını o kadar yukarı kaldırmışlardı ki, ben koltuklarının altını görmüştüm. Bunun üzerine dedim ki. — Ya Resûlallah! Benim için de dua ediniz. Hazreti peygamber bana şöyle dua etti: «Allah'ım! Abdullah bin Kays'in (Ebû Musa'nın) günahlarını bağışla ve kıyamet gününde onu şerefli bir makama erdir.» Mütercim: Abdullah bin Kays, Ebû Musa El-Eş'arî'nin adıdır.*[1] » HUNEYN SEFERİ » Evtas gazâsıNebî sallallahu aleyhi ve sellem Huneyn gazâsından fâriğ olduktan sonra (amucam) Ebû Âmir`i bir fırka asker üzerine komutan yaparak Evtâs`a gönderdi. Ebû Âmir, (birkaç bin düşmanla buraya kaçıp gelen düşman komutanlarından) Düreyd İbn-i Sımme ile burada karşılaştı. Vukubulan muhârebede Düreyd katlolundu. Askerlerini de Allah hezîmete uğrattı. Ebû Mûse`l-Eş`arî (rivâyetine devâm ederek) der ki: Resûlullah beni de (amucam) Ebû Âmir ile berâber göndermişti. Bu sırada Ebû Âmir`in dizine Cüşem kabîlesinden birisi tarafından bir ok atılmıştı. Okcu okunu Ebû Âmir`in diz kapağına yerleştirmişti. Hemen ben Ebû Âmir`e koştum: Ey amuca, sana kim ok attı? diye sordum. Ebû Mûsâ`ya (bana): işte ok atan katilim şudur! diye gösterdi. Ben hemen katile doğru koştum, yetiştim. Katil beni görünce dönüp kaçmağa başladı. Ben herifi takîb ettim. Hem koşuyor, hem: (kaçmaktan) utanmaz mısın, niçin durmuyorsun? diye haykırıyordum. Herif kaçmaktan vazgeçti, (bana döndü). Her ikimiz kılıcımızla vuruşmağa başladık. En sonu hasmımı öldürdüm. Sonra (Ebû Âmir`in yanına geldim): Ey Ebâ Âmir, Allah düşmanını öldürdü! dedim. Amucam bana: Şu oku dizimden çek, çıkar! dedi. Ben de hemen çıkardım. Fakat okun yerinden pek çok su boşandı, (Amucam hayâtından ümîdin kesti.) Bana: Ey kardeşim oğlu! Nebî sallallahu aleyhi ve sellem`e selâm söyle ve bana istiğfâr etmesini ricâ et! dedi ve beni kendi yerine mücâhidler üzerine komutan yaptı. Az bir zaman yaşayıp sonra vefât etti. (Evtâs seferinden) dönüp geldiğimde hâne-i Saâdet`de Nebî sallallahu aleyhi ve sellem`in huzûruna girdim. Resûlullah hasırdan örülmüş ve üzerine (ince) şilte serilmiş bir taht üstünde yatıyordu. Hasırın örgüleri vücûdunun arkasına ve iki tarafına iz etmiş bulunuyordu. Ben, Resûlullah`a zaferimizi ve Ebû Âmir`in şahâdetini ve: Resûlullah benim için istiğfâr etsin! diye vasıyet ettiğini arzettim. Bunun üzerin Resûlullah abdest suyu istedi ve abdest aldı. Sonra ellerini kaldırıp: Allah`ım, kulcağızın Ebû Âmir`i yarlığa! diye duâ etti. Duâ ederken (ellerini o kadar kaldırmıştı ki) ben, iki koltuğunun beyazlığını gördüm. Sonra Resûlallah, benim için de mağfiret dile! diye ricâ ettim. Resûlullah benim için de: Rabb`im, Abdullah İbn-i Kays`ın günâhını afveyle, ve kıyâmet gününde onu en âlî ve güzel makama koy! diye duâ buyurdu. » Sahih Buhari » HUNEYN SEFERİ » Evtas gazâsı HadisNo : 1629 *[2]
Kaynak: En iyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir Eraykitap ilmin kisa yolu İLİM BÖLÜMÜ / BÖLÜM: 10 Ø HADİSLERİ İNKAR EDENLER DE OLACAK MI? HADİS NO: 2663 / DEVAMI İÇİN BKZ... |