

Dua'ya Başlarken için Okunacak Dualar Arapça ve Türkçe
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطاَنِ الرَّجِيمِ

لْحَمْدُ لِلَّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ

وَلَا عُدْوَانَ إِلَّا عَلَي الظَّالِم۪ينَ
وَالصَّلٰاةُ وَالسَّلٰامُ عَلٰى رَسُولِـنَا مُحَمَّدٍ وَأٰلِه۪ وَصَحْبِه۪ٓ أَجْمَع۪ينَ
سُبْحَانَ رَبِّيَ العَلِيِّ الأَعْلَى الوَهَّابِ










El Vehhab (cellle Celaluhu) Manası Karşılıksız bolca veren Vehhâb, Allah’ın çok hîbe eden, çok fazla bağışlayan olduğu anlamına gelir. Hak sâhibi olmadıkları halde yarattıklarına çok çok verendir. Çok fazla ihsan eden, çeşit çeşit nimetleri daima bağışlayan demektir. Bol bol hediyeler veren. Karşılıksız nimetler veren, çok fazla ihsan ede



Açıklamalar
İyas bin Seleme ibni'l Ekva (r.anhuma) babasının şöyle dediğini rivayet etmiştir Ben Rasulullah (a.s)'mın duaya her başladığında mutlaka Subhane Rabbiyel aliyyil alel Vehhab diyerek başladığını işittim [1]
3476- Fedâle b. Ubeyd (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.), mescidde oturmakta iken bir adam geldi namaz kıldı sonra şöyle duâ etti: “Allah’ım beni bağışla bana acı.” Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.): “Ey namaz kılan acele ettin, namaz kılıp oturduğun vakit Allah’a layık olduğu şekilde hamdet sonra bana salat ve selam et sonra da yapacağın duâyı yap.” Bundan sonra başka biri namaz kıldı. Namazdan sonra Allah’a hamdetti ve Peygambere salat ve selam getirdi. Başka bir şey yapmadı. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), o kimseye şöyle buyurdu: “Ey namaz kılan kimse! Duâ et duân kabul edilsin.” (Nesâî, Sehv: 27)
3477- Fedâle b. Ubeyd (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v), bir adamın namazında teşehhütte duâ ettiğini. Fakat Peygamber (s.a.v)’e salat ve selam getirmediğini işitti ve şöyle buyurdu: “Bu adam acele etti.” Sonra onu çağırarak ona ve başkalarına şöyle buyurdu: “Sizden biriniz namaz kıldığında Allah’a hamd ve sena ile başlayıp Peygamber (s.a.v)’e salat ve selam getirip sonra dilediği şekilde duâsını yapsın.” (Nesâî, Sehv: 27)
3478- Esma binti Yezîd (r.anha)’dan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) buyurdular ki: “Allah’ın, ismi Azam denilen en büyük ismi şu iki ayet içersindedir: “İlahınız tek bir ilahtır. O’ndan başka gerçek ilah yoktur, ancak O vardır. O dünyada herkese merhamet eden ahirette ise sadece mü’minlere merhamet edendir.” (Bakara: 163) “Elif lam mim, Allah kendisinden başka gerçek ilah olmayan tek Allah’tır. O daima diri ve ölümsüz olup tüm varlıkların tek yöneteni ve gözetenidir.” (Âl-i imrân: 1-2) (İbn Mâce, Duâ: 27) [2]
3479- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Allah’a kabul edileceğini gerçekten bilerek duâ ediniz. Biliniz ki Allah, umursamazlık ve oyun eğlence türünden yapılan duâları kabul etmez.” [3]
593- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Namaz kılıyordum Peygamber (s.a.v.), Ebû Bekir ve Ömer de orada idiler. Oturunca Allah’a hamd ile başlayıp sonra Peygambere salavat getirdim sonra kendim için dua ettim. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki: “İste, isteğin sana verilecek, iste, isteğin sana verilecek” (Müsned: 3480) [4]
[1]: Hakim el Müstedrek no:1835 1/676

[2] : Tirmizi Tercume Abdullah Parlıyan / Dua Bölümleri / BÖLÜM: 65 Ø DUÂYA BAŞLAMAZDAN ÖNCE NELER SÖYLENMELI?

[3] : Tirmizi Tercume Abdullah Parlıyan / Dua Bölümleri / BÖLÜM: 66 Ø ALLAH’A NASIL BIR INANÇLA DUÂ EDILMELIDIR?

[4]:Tirmizi Tercume Abdullah Parlıyan / Sefer (Savaş İçin Yola Çıkmak) Bölümleri / BÖLÜM: 416 Ø DUALARDAN ÖNCE ALLAH’A HAMD, PEYGAMBERINE SALAVAT GETIRMEK




أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطاَنِ الرَّجِيمِ

سُبْحَانَ رَبِّيَ العَلِيِّ الأَعْلَى الوَهَّابِ





El Vehhab (cellle Celaluhu) Manası Karşılıksız bolca veren.
Vehhâb, Allah’ın çok hîbe eden, çok fazla bağışlayan olduğu anlamına gelir
Hak sâhibi olmadıkları halde yarattıklarına çok çok verendir.
Çok fazla ihsan eden, çeşit çeşit nimetleri daima bağışlayan demektir.
Bol bol hediyeler veren. Karşılıksız nimetler veren, çok fazla ihsan ede





أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطاَنِ الرَّجِيمِ
اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ العَالَمِينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَ ﺁلِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَعِينْ








Açıklamalar
Bir defasında Rasûl-i Ekrem Efendimiz, sahâbîlerden birinin Allâh’a hamd ve Rasûlü’ne salevât getirerek duâya başladığını gördüğünde, onu takdîr ederek: “–Ey namaz kılan zât! Duâ et, (duâna hamdele ve salvele ile başladığın müddetçe) duân kabûl olunur.” buyurmuştur. (Tirmizî, Deavât, 64/3476)
Nitekim Ömer bin Hattâb -radıyallâhu anh- şöyle demiştir: “Yaptığın duâ yerle gök arasında durur. Peygamber Efendimiz’e salevât getirmedikçe hiçbir duân Allâh katına yükselmez.” (Tirmizî, Vitir, 21/486)
Hamdele ve salvele duası hakkında
Hamdele ve salvele, yani, Allah’a hamd ve Resulüne salavat getirmek, bütün alim ve müslümanlar eserlerinin başında kullandığı, sünnete dayanan bir gelenektir.
İsra suresindeki hamd makamında ki ayetleri de Üstatlar hem Allaha hamd için, hem de bu güzel geleneği devam ettirmek için sürekli kullanıyor.
Ayetlerin meali de şu şekildedir: Allah'ın adıyla. "Hiçbir şey yoktur ki Onu övüp Onu tesbih etmesin." (İsrâ Sûresi, 17:44.)
Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan herkes O'nu tesbih eder. O'nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, bağışlayıcıdır. (İsrâ Sûresi - 44) Zât olan Allah'ın adıyla.
Hamdele
Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Meşru' işlere Allah'a hamd ile başlanmazsa hayır ve bereketi kesilir." (1)
"Cenâb-ı Hakk'ın ni'metlerine hamd ü senâ, insanı ni'metin zevalinden emîn kılar." (2) "Allah'a hamdetmek şükrün başıdır. Allah'a hamdetmeyen bir kul O'na şükür etmemiştir." (3)
"Cenâb-ı Hakk'ı senâ için elhamdülillah demek, yahud Allah'a hamd etmek zikirlerin efdalidir." (4)
"Cenâb-ı Hakk'a en çok şükür edeniniz, insanlara teşekkürde kusur etmeyeninizdir." (5)
"Allah'a hamd ile başlanmayan her bir söz kesiktir. " (6)
"Sözlerin Allah'a en sevimlisi, kulun: Hamdele5.gif demesidir." (7) "Hiç bir tarafı müstesnâ olmamak üzere bütün dünyâ ümmetten sâdece bir adama verilse ve sonra bu kimse "Elhamdülillah" dese, muhakkak ki bu "Elhamdülillah" bütün hepsinden daha kıymetli, daha efdal olurdu." (8)
"Her gün bir def'a"
derse cennetteki makamını görmedikçe ölmez, yahud ona gösterilmedikçe ölmez." (9)
Kim Hamd ederim Allah'a ki, her şey O'nun azameti önünde küçük kalmıştır. Hamdederim Allah'a ki her şey O'nun izzeti karşısında zelîldir.Hamd ederim Allah'a ki her şey O'nun mülk ü saltanatına boyun eğmiştir. Hamd ederim Allah'a ki, her şey O'nun kudretine teslîm olmuştur," derse ve bunu ancak Allah'ın indindekini taleb ederek söylerse Allah ona milyon hasene yazar, derecesini bin kat yüceltir, kıyamet gününe kadar ona istiğfar etmeleri için yetmiş bin melek vazifelendirir." (10)
"Ibrâhîm -aleyhisselâm- Rabbıne suâl edip: Ey Rab-bim, sana hamdedenin mükâfatı nedir? Allah Teâlâ Cevaben buyurdu ki: Hamd, şükrün anahtarıdır, şükür onunla beraber Rabbü'l-âlemînin Arşına yükselir." İbrâhîm tekrar suâl edip: Ey Rabbim! Seni tesbîh edenin mükâfatı nedir? Allah Teâlâ Cevaben: "Tesbîhin aslının ne demek olduğunu âlemlerin Rabbi Allah bilir." (11) (1) İbn Mâce, Nikâh, 19; Ebû Dâvûd, Edeb, 18. (2) Râmûzü'l-ehâdis. (3) a.e. (4) İbn Mâce, Edeb, 55. (5) Ebû Dâvud, Edeb, II; Tirmizî, Birr, 35; İbn Hanbel, (6) Ebû Dâvud Edeb, 18. (7) Buharî, Tevhîd, 58; Müslim, Salât, 220; Ebû Dâvud, Edeb, 101, Tirmizî, Mevakît 79. (8) Râmûzü'l-ehâdis. (9) el-Câmiu's-Sağir. (10)a.e. (11)a.e.
Salvele
Peygamber -Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem-buyurmuşlardır ki:
Cenâb-ı Hakk'a rızâya ermiş olarak mülâki olmak arzusunda bulunanlar bana çokça salât göndersinler. " (1)
"Tahkîkan sizden bana en yakın olan kimse beni çokça salât ve selâmla yâd edenlerdir. " (2)
"İhtiyâcı bulunan bir şeyi te'minde zorluğa düşen bir kimse bana çokça salât ve selâm göndersin.
Tahkîkan salât ve selâm gam ve kederleri izâle eyler, rızıkları bollaşdırır, ve müşkilleri hall etmek için yegâne bir vesiledir." (3)
"Muhakkak ki insanların en ziyâde cimri olanı yanında ismim anılıp da bana salavât ve selâm göndermeyen kimsedir. " (4)
"Bir kimse yanında ismim zikrolunur da bana salât ve selâm göndermezse o kimse şakîdir." (5)
Bize olan muhabbetinden dolayı: "Allah Teâlâ Muhammed - aleyhi's-salâtü ve's-selâm-ı lâyık olduğu şekilde mükâfatlandırsın." diyen kimse yetmiş kâtibi bin sabah yormuş olur. (6)
Yâni bundan hâsıl olacak sevâbı yetmiş kâtib bin gün müddette yazmakla zor bitirirler, demektir.
Peygamber -aleyhisselâm-a salât edilinceye kadar her duâ yolda bekler, gitmez, kalır."
"Allah'ın ismi zikrolunmaksızın ve bana salavât gönderilmeksizin başlanan bir iş kesilir kalır, batar. Bütün bereketlerden mahrum olur" (7)
"Allah Teâlâ bana ümmetim için iki emân indirdi. Bunlar:
"Sen onların içinde bulunduğun müddetçe Allah onlara azâb edecek değildir. Onlar istiğfara devâm etdik-leri müddetçe de Allah onlara azâb edici değildir. " (8)
Ben gidince onların arasında kıyamete kadar istiğfarı bırakdım." (9)
(1) bk. Tuhfetü'z-zâkirîn, 29. (2) Tirmizî, Ebû Dâvûd.
(3) Kenzü'l-irfân, 5.
(4) Tirmizî.
(5) el-Ezkâr, 107; Tuhfetû'z-zâkirîn, 25 vd.
(6) Râmûzû'l ehâdis.
(7) Ebû Dâvud.
(8) Enfâl Sûresi, 33.
(9) el-Câmiûs-Sağir.

Tags
Hadis-i
Şerif'ten
Dualar
Dua - Dualar
Kur'an-ı Kerimden Dualar
Hadis-i Şerif'ten Dualari
Ku'an-dan Hadisten Dualar
Diyanet Meali Hadis MealiHadis-i Şerif'ten Dualari
Mü'minlere Tavsiye Duaları
Dualar Arapça ve Türkçe

Çünkü bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir (Mü'min Suresi - 60)

Allah Teâlâ’nın kabul etmesini isteyen kimse, sıkıntısız günlerde çok duâ etsin.” (Tirmizî - Duâ - 9)
Dualar Hakkında Kısa Açıklamalar

Çünkü bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir (Mü'min Suresi - 60)

Allah Teâlâ’nın kabul etmesini isteyen kimse, sıkıntısız günlerde çok duâ etsin.” (Tirmizî - Duâ - 9)
Hangi Dua Daha Çok Kabul Edilir? Gecenin son saatlerinde ve farz namazlardan sonra yapılan dua.
Ebû Ümâme radıyallahu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e: - Hangi dua daha çok kabul edilir?, diye sordular.
- Gecenin son saatlerinde ve farz namazlardan sonra yapılan dua, buyurdu.

212- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Ezan ile kamet arasında yapılan dua geri çevrilmez.”



🌹 Kur'an-ı Kerim'den Duaları
Rabbimizin sayısız dualar içinden bizim için seçip Kur'an-ı Kerimle bize ulaştırdığı örnek ve özel dualardır.
Dua nasıl yapılır sorusunun cevabini biz bu örnek dualardan öğreniriz.
Islah edilmesinden sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.
Allah'a korkarak ve (rahmetini) umarak dua edin.
Muhakkak ki iyilik edenlere Allah'ın rahmeti çok yakındır. (Araf Suresi - 55 - 56)
İbrahim peygamberin (a.s) dualarında Allah’tan şunlar istenmiştir:
– Hikmet, ● – Salihler arasında olma, ● – Salih / Müslüman evlat,
– İbadetlerinin kabul edilmesi, ● – Dualarının kabul edilmesi,
– Neslinin Müslüman olması, ● – İman ve İslâm’da sebat,
– Tövbesinin kabul edilmesi, ● – Affedilmesi. ●


