ErayKitap Web Sitesine Hoş Geldiniz !     En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir
  (Resûlüm!) De ki (Kulluk ve Dua için) yalvarmanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin?.." (Furkan Suresi- 77)
✪ Cuma Namazı Öncesi Okunacak Hutbe Duaları Arapça ve Türkçe ✪
Hadis-i Şeriften Dualar Arapça ve Türkçe
Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) okuduğu ve tavsiye ettiği dualar Hadislerde geçen duaların Arapça, Türkçe okunuşları ve anlamları
“Allâh’ım! Sen’in gazabından rızâna, azâbından affına ve Sen’den yine Sana sığınırım!...” (Müslim, Salât, 222)
“Allah (c.c) buyurmuştur ki: Kim bana duâ etmezse ona gadab ederim.” (İbn Mâce, Duâ, 1; İbn Hanbel, III, 477)
Dua ibadetin özüdür Tirmizi, Daavat 1

  Bayram Namazında Okunacak Hutbe Duaları Okunacak Dualar Arapça ve Türkçe
اَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ   ✪   بِسْمِ اللَّهِ الرَّحمن الرَّحِيم

  • İmam minber kapısına yönelince içinden sessizce
  • بِسْمِ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَالصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ
  • Allah'ın adıyla, hamd Allah'a, salat ve selam Hz Muhammed (sav) e, ailesi ve ashabının üzerine olsun” der. İmam minber kapısında (minberin birinci basamağı önünde) sessizce,
  • İmam minber kapısında (minberin birinci basamağı önünde) sessizce şu duayı okur
  • اَللَّهُمَّ افْتَحْ عَلَيْنَا اَبْوَابَ رَحْمَتِكَ وَيَسِّرْ عَلَيْنَا خَزَائِنَ فَضْلِكَ وَكَرَمِكَ يَا اَكْرَمَ اْلاَكْرَمِينَ وَيَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
  • “Ey Cömertlerin en Cömert'i ve Ey merhametlilerin en merhametlisi Allah'ım, bize rahmet kapılarını aç, iyilik ve kereminin hazinelerine ulaşmamızı bize kolaylaştır.”
  • İmam minbere çıkar ve üçüncü basamağa gelince şu duayı okur.
  • رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَانِي يَفْقَهُوا قَوْلِي رَبِّ قَدْ آتَيْتَنِي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَنِي مِنْ تَأْوِيلِ اْلاَحَادِيثِ* رَبِّ زِدْنِي عِلْمًا وَفَهْمًا وَاَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ*
  • “Rabim göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimdeki tutukluğu çöz ki sözümü anlasınlar. Rabbim; gerçekten bana mülk verdin ve bana sözlerin yorumunu öğrettin. Rabbim ilmimi ve anlayışımı artır, beni sâlihlerden eyle
  • Minber fazla yüksek değilse beşinci, yüksekse yedinci basamağa çıkınca şu duayı okur.
  • اَللَّهُمَّ هَذَا الشَّانُ لَيْسَ بِشَانِي* وَهَذَا الْمَكَانُ لَيْسَ بِمَكَانِي اَللَّهُمَّ يَسِّرْ لِي اَمْرِي وَتَقَبَّلْهُ مِنِّي* وَسَلاَمٌ عَلَى جَمِيعِ اْلاَنْبِيَاءِ وَالْمُرْسَلِينَ* وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ*
  • “Allah'ım! Bu şerefi ben elde etmedim sen verdin. Bu makamı ben kazanmadım sen verdin. Allah'ım işimi kolaylaştır ve yaptığım işi kabul eyle. Tüm Rasullere ve Nebilere selam olsun. Hamd âlemlerin rabbi Allah'a mahsustur.”

  • duasını okur ve cemaate yüzünü döner selam verir.
  • السلام عليكم ورحمة الله وبركاته
  • esselamün aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu der ve oturur
  • Müezzin ezan okur. Müezzin ezanı bitirdiği zaman sessiz bir şekilde ezan duası okunur ve imam ayağa kalkarak cemaate karşı sesli olarak hutbenin birinci bölümünün arapça kısmını oluşturan şu metni okur.
  • BİRİNCİ HUTBE
  • اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ العَالَمِينَ* وَالصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ* نَشْهَدُ اَنْ لَا اِلَاهَ اِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ وَنَشْهَدُ اَنَّ سَيِّدَنَا مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ* اَمَّا بَعْدُ فَيَا عِبَادَ اللَّهِ* اِتَّقُوا اللَّهَ وَاَطِيعُوهُ* اِنَّ اللَّهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَوْا وَالَّذِينَ هُمْ مُحْسِنُونَ
  • Hamd Allah'a mahsustur. Peygamberimiz Hz. Muhammed'e, Ehline ve ashabına salât ve selam olsun. Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına onun ortağı olmadığına şahitlik ederiz. Ve yine şahadet ederiz ki Efendimiz Hz. Muhammed Allah'ın kulu ve Rasulüdür. Ey Allah'ın Kulları, Allah'a karşı gelmekten sakının ve ona itaat edin. Şüphesiz Allah takva sahipleri ile beraberdir.
  • اَعُوذُ بِاللَّهِ مِـنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ
    بِسْــــمِ اللَّهِ الرَّحْمَـنِ الرَّحِيـمِ
  • Konuyla ilgili bir ayeti kerim okunur (örneğin) konuyla ilgili ayet (Tevbe Suresi - 18)
  • اِنَّمَا يَعْمُرُ مَسَاجِدَ اللّٰهِ مَنْ اٰمَنَ بِاللّٰهِ وَالْيَوْمِ الْاٰخِرِ وَاَقَامَ الصَّلٰوةَ وَاٰتَى الزَّكٰوةَ وَلَمْ يَخْشَ اِلَّا اللّٰهَ فَعَسٰٓى اُو۬لٰٓئِكَ اَنْ يَكُونُوا مِنَ الْمُهْتَد۪ينَ
    صَدَقَ اللَّهُ الْعَظِيمْ
  • Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz, şöyle buyuruyor: Allah'ın mescidlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve Allah'tan başkasından korkmayanlar imar edip-onarabilir. İşte hidayete (doğru yola) erenlerden oldukları umulanlar bunlardır. (Tevbe Suresi - 18)
  • Konuyla ilgili bir Hadis-i Şerif okunur (örneğin) konuyla ilgili hadis
  • وَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّي اللَّهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمْ
    ‏‏وَنُصِرْتُ عَلَى الْأَنْبِيَاءِ بِسِتٍّ أُعْطِيتُ ‏ ‏جَوَامِعَ الْكَلِمِ ‏ ‏فُضِّلْتُ بِالرُّعْبِ وَأُتِلَّتْ ‏‏لِيَ الْغَنَائِمُ وَجُعِلَتْ ‏ ‏لِيَ الْأَرْضُ طَهُورًا وَمَسْجِدًا وَأُرْسِلْتُ إِلَى الْخَلْقِ كَافَّةً وَخُتِمَ ‏ بِيَ النَّبِيُّونَ ‏
  • Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: Diğer Peygamberlere verilmeyen altı şey bana verilmek suretiyle üstün kılındım: Bana az sözle çok mana ifade etme gücü verildi. (Düşmanlarımın kalbine) korku salmam hususunda bana yardım edildi. Ganimetler bana helal kılındı. Yer (yüzü) bana bir temizlik vasıtası ve bir mescit kılındı. Tüm insanlığa Peygamber gönderildim. Benimle Peygamberler sona erdi Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 812
  • denir ve Hutbenin Türkçe metni okunur. (örneğin) Aziz ve değerli müslümanlar........ (Hutbenin Konu ile alakalı türkçe metni bittikten sonra)
  • قاَلَ عَلَيْهِ الصَّلاَةُ وَاسَّلامُاَلتّاَءِبُ مِنَ الذَّ نْبِ كَمَنْ لاَذَنْبَ لَهُ اَسْتَغْفِرُ اللهَ الْعَظِيمَ وَاَتُوبُ اِلَيْهِ وَاَسْأَلُ اللهَ لِي وَلَكُمُ التَّوْ فِيقَ
  • “Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki; 'Günahından tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir.' Yüce Allah'tan size ve kendime Allah'tan mağfiret ve muvaffakiyet dilerim.” yada
  • اَلاَ اِنَّ اَحْسَنَ الْكَلَامِ وَاَبْلَغَ النِّظَامِ كَلَامُ اللَّهِ الْمَلِكِ الْعَزِيزِ الْعَلاَّمِ
    كَمَا قَالَ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى فِى الْكَلاَمِ* وَاِذَا قُرِأَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَاَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ
    اَعُوذُ بِاللَّهِ مِـنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ
    بِسْــــمِ اللَّهِ الرَّحْمَـنِ الرَّحِيـمِ
    اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللَّهِ اْلاِسْلاَمِ
  • “Dikkat ediniz ki; Sözün en güzeli, Nizamın en kapsamlısı, Aziz, Mülk sahibi ve Her şeyi bilen Allah'ın kelamıdır. Yüce Allah-u Teala'nın Kur'anında buyurduğu gibi: “Kur'an okunduğu zaman, onu dinleyin ve susun, umulur ki merhamet edilirsiniz.” Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla: “Şüphesiz Allah katında din islamdır.” duası okunur ve imam oturur.
  • Şu duayı sessizce okur.
  • بَارَكَ اللَّه لَنَا وَلَكُمْ وَلِسَائِرِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَات
    وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ
    اَلْاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ
    اِنَّهُ سَمِيعٌ قَرِيبٌ مُجِيبُ الدَّعَوَاتِ
  • “Allah'ım bize, ölü ve diri, erkek ve kadın bütün Mü'min ve Müslümanlara, bereketini artır. Şüphesiz sen, duaları işitir kabul edersin
  • İmam tekrar ayağa kalkarak cemaate karşı sesli olarak hutbenin ikinci bölümünün arapça kısmını oluşturan şu metni okur.
  • İKİNCİ HUTBE
  • اَلْحَمْدُ لِلَّهِ حَمْدَ الْكَامِلِينَ وَالصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ* تَعْظِيمًا لِنَبِيِّهِ وَتَكْرِيمًا لِصَفِيِّهِ* فَقَالَ عَزَّ وَجَلَّ مِنْ قَائِلٍ مُخْبِرًا وَآمِرًا* اِنَّ اللَّهَ وَمَلَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ* يَا اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا*
  • Kamil anlamda Allah'a hamd ederim. Peygamberimiz Hz. Muhammed'e, âl ve ashabına salat ve selam olsun. Yüce Allah: Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'e salat ve selam ediyorlar. Ey iman edenler. Siz de ona salat edin, selam edin buyurmuştur.”
  • اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ* وَ بَارِكْ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ
    اَللَّهُمَّ وَارْضَ عَنِ اْلاَرْبَعَةِ الْخُلَفَاءِ* سَيِّدِنَا اَبِى بَكْرٍ وَعُمَرَ وَعُثْمَانَ وَعَلِىٍّ ذَوِى الصِّدْقِ وَالْوَفَاءِ وَبَقِيَّةِ الْعَشَرَةِ الْمُبَشَّرَةِ وَآلِ بَيْتِ الْمُصْطَفَى وَعَنِ اْلاَنْصَارِ وَالْمُهَاجِرِينَ وَالتَّابِعِينَ اِلَى يَوْمِ الْجَزَاءِ
    اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اْلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
    اَللَّهُمَّ انْصُرِ الْإِسْلاَمَ وَ الْمُسْلِمِينَ* اَللَّهُمَّ اَيِّدْ كَلِمَةَ الْحَقِّ وَالدِّينِ
  • “Allah'ım İslama ve müslümanlara yardım et. islam topraklarıdaki müslümanları ve müslüman milletimizi her türlü tehlikeden koru. Bize dünya ve ahirette iyilik ve güzellikler ihsan eyle. Bizi, Ana-Babamızı ve bütün Mü'minleri bağışla. Şüphesiz Sen işiten ve dualarımızı kabul edensin.”
  • (Sesli şekilde Âyet-i Kerimenin meali okunur)
  • عِبَادَ اللَّهِ إِتَّقُوا اللَّهَ وَ اَطِيعُوهُ
    اَعُوذُ بِاللَّهِ مِـنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ
    بِسْــــمِ اللَّهِ الرَّحْمَـنِ الرَّحِيـمِ
    اِنَّ اللَّهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَاْلإِحْسَانِ وَاِيتَاءِ ذِى الْقُرْبَى وَيَنْهَى عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ وَالْبَغْيِ* يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ
  • “Muhakkak ki, Allah; adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl suresi 90) İmam hutbeyi bu şekilde tamamladıktan sonra minberden iner, Müezzin Kamed Getirir. İmam namaz kıldırmak üzere mihraba geçer.
  • ✪ En iyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir   ✪  
    Allah’ım! Senden Seni sevmeyi, Seni sevenleri sevmeyi ve Senin sevgine ulaştıran ameli yapmayı isterim Arapça ve Türkçe
    اَللّٰهُمَّ إنّ۪ي أَسْأَلُكَ حُبَّكَ وَحُبَّ مَنْ يُحِبُّكَ وَالْعَمَلَ الَّذ۪ي يُبلِّغُن۪ي حُبَّكَ اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ حُبَّكَ أَحَبَّ إِلَيَّ مِنْ نَفْس۪ي وَأَهْل۪ي وَمِنَ الْمَاءِ الْبَارِدِ

    Duanın Latince Okunuşu
    Allahümme innî es'eluke hubbeke ve hubbe men yuhibbuke ve'l-amele’l-lezi yübelliğuni hubbeke. Allahummec'al hubbeke ehabbe ileyye min nefsî ve ehlî ve mine'l- mâil bârid.
    Duaların Türkçe Meali veya Manası
    Allah’ım! Senden Seni sevmeyi, Seni sevenleri sevmeyi ve Senin sevgine ulaştıran ameli yapmayı isterim. Allah’ım! Senin sevgini, bana canımdan, ailemden ve soğuk sudan daha sevgili kıl. [1]
    [1] : Tirmizî (Deavât 73)
    Yatarken Uyanırken Eveden Çıkarken Akşam ve Sabahları ✪ Bilhassa Çarşı ve Pazara Giderken Okunacak Dualar Arapça ve Türkçe
    لاَ اِلٰهَ اِلاَّ ٱللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ، لَهُ ٱلْمُلْكُ وَلَهُ ٱلْحَمْدُ يُحْيِى وَيُمِيتُ وَهُوَ حَىٌّ لاَ يَمُوتُ بِيَدِهِ ٱلْخَيْرُ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ

    Duanın Latince Okunuşu
    "Lâ ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh lehü'l mülkü ve lehü'l-hamdü yuhyi ve yümiytü ve hü ve hayyün lâ yemütü biyedihi'l-hayr ve hü ve alâ külli şey'in kadir."

    Duaların Türkçe Meali veya Manası
    "Allâh'dan başka hiçbir ilah yoktur. Ancak tek o vardır. Onun ortağı yoktur. Öldürür ve diriltir. O diridir, ölmez. Hayır, onun yed-i kudretindedir. O, her şeye kaadirdir." [1]

    [1]: Tirmizi, (5/291); Hâkim, (1/538); Elbâni, Sahih-i İbn-i Mâce (2/21); Sahih-i Tirmizi (3/152).
     
    Ümmeti Muhammede (a.s) Dualar Arapça ve Türkçe
        Allahım beni Annemi babamı bütün müminleri (Kadın Erkek) bütün müslümanları (Kadın Erkek) hepsini afv-ı mağfiret eyle

    اَللّٰهُمَّ حَبِّبْ إِلَيْنَا الْإِيمَانَ وَزَيِّنْهُ فِي قُلُوبِناَ وَكَرِّهْ إِلَيْنَا الْكُفْرَ وَالْفُسُوقَ وَالْعِصْيَانَ وَاجْعَلْنَا مِنَ الرَّاِشدِينَ اَللّٰهُمَّ تَوَفَّنَا مُسْلِمِينَ وَأَحْيِنَا مُسْلِمِينَ وَأَلْحِقْنَا بِالصَّالِحِينَ اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اْلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

  • Hadis-i Şerifdeki Duanın Latince Okunuşu
    "...Allâhümme habbib ileynel-îmâne ve zeyyinhü fî kulûbinâ ve kerrih ileynel-küfra ve’l- füsûka vel‘ısyâne vec- ‘alnâ miner-râşidîn. Allâhümme teveffenâ müslimîne ve ahyinâ müslimîne ve el-hıknâ bis-sâlihîne..." Allahüm meğfirli veli valideyye velil müminine vel müminat vel müslimin vel müslimet el ahya-i min hüm vel emvat bi Rahmetike ya erhamer Rahimin
    ve Selamun alal murselin vel hamdulillahi rabbil alemine
    "...Allâhümme teveffenâ müslimîne ve ahyinâ müslimîne ve el-hıknâ bis-sâlihîne..."
    Hadis-i Şerifdeki Duanın Türkçe Manası veya Meali
    "..Allah’ım! Bize imanı sevdir, kalblerimizi imanla süsle. Bize küfrü, itaatsizliği ve isyanı sevdirme, kerih göster, bizi doğru yolu bulanlardan eyle. Allah’ım! Müslümanlar olarak canımızı al, Müslümanlar olarak dirilt, rezil olmadan ve fitneye uğramadan sâlih kullarının arasına dâhil eyle..." [1] Allahım beni Annemi babamı bütün müminleri (Kadın Erkek) bütün müslümanları (Kadın Erkek) hepsini afv-ı mağfiret eyle. Onlardan ölenleride af eyle . bi Rahmetike ya erhamer Rahimin Alemlerin Rabbi Allah'a Hamd olsun ve Selam gönderilen Resullerin Üzerine Olsun [2]

    [1]: (Hâkim, De’avât, no:1868 Uhud Duasından) [2]: (Saffat Suresi - 181 -182)

  •