55) Abdullah bin Ömer (r.huma) dan rivayetle Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Şüphesiz bu sûretleri (canlı resimleri, heykelleri) yapanlar kıyamet gününde azap olunacaklardır. Onlara: “Haydi! Hayat verin bakalım yarattıklarınıza” denilecek.”[1]
v Yine Buhârî (7558)’de gelen lafız şöyledir:
“Bu sûretleri yapan kimseler kıyamet gününde azaplandırılacak kimselerdir. Onlara: “Haydi! Yarattıklarınıza can verin” denilir.”
v Müslim’de (2108) gelen bir rivayet lafzı şöyledir:
“Sûretler yapanlar, kıyamet gününde azap görürler. Onlara: “Haydi! Yarattıklarınıza hayat verin” denilir.”
***
56) Ebû Zür’a (r.a.)’dan rivayet edilmiştir: “Ebû Hüreyre (r.a.) ile beraber Medine de bir bahçeli eve girdik. Evin üst tarafında sûret (resim) yapan bir ressam gördü ve ona; Resûlullah (s.a.s.) Allahu Teâlâ’nın şöyle buyurduğunu bildirdi:
“Benim yarattığım gibi bir şeyi yaratmaya kalkışandan daha zalim kim olabilir? Bir dane veyahut bir zerre yaratsınlar (da göreyim)!” dedi.”[2]
v Yine Buhârî’de (7559) gelen bir rivayet lafzı şöyledir:
“Allahu Teâlâ buyurdu ki: “Benim yarattığım gibi bir şeyi yaratmaya kalkışandan daha zalim kim vardır? Bir zerre ya da bir dane ya da bir arpa yaratsınlar bakayım!”
v Müslim’in (2111) rivayet ettiği lafız da şöyledir:
“Ebû Zur’a’dan rivayet edilmiştir: “Ebû Hüreyre (r.a.) ile birlikte Mervan’ın evine girdik. Orada sûretler (resimler) görünce: “Resûlullah (s.a.s.) Allah’ın (c.c.) şöyle buyurduğunu söylediğini işittim” dedi ve devamla:
“Benim yaratmış olduğum gibi bir şeyler yaratmaya teşebbüs edenlerden daha zalim kim olabilir! (Haydi!) bir zerre ya da bir dane veyahut da bir arpa yaratsınlar göreyim.”
57) Kasım bin Muhammed’den rivayetle, mü’minlerin anası olan Aişe (r.ha) üzerinde canlı sûretler (resimler) bulunan bir minder satın almıştı. Resûlullah (s.a.s.) bunları görünce kapının eşiğinde durdu ve içeriye girmedi. (Aişe (r.ha) devamla) dedi ki: “Olaya kızdığını yüzündeki ifadesinden anladım ve:
“Ey Allah’ın Resûlü! Allah’a tevbe ediyor, Resûlünden de özür diliyorum? Bir günah mı işledim?” dedim. Resûlullah (s.a.s.) de:
“Bu yastık neyin nesi?” diye buyurdu. Ben de:
“Üzerine oturup yaslanasın diye senin için satın aldım” dedim. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.):
“Bu sûretleri yapanlar kıyamet gününde azap edilirler. Kendilerine: “Yarattıklarınızı diriltin” denilecek. Melekler de içinde sûret bulunan eve girmezler” diye buyurdu.”[3]
v Yine Buhârî’de (3224) geçen Aişe (r.ha)’nın rivayet ettiği hadisin lafzı şöyledir: Aişe (r.ha) şöyle dedi: “Resûlullah’a (s.a.s.) üzerinde canlı resimler bulunan bir küçük yastık almıştım. Peygamber (s.a.s.) eve geldiğinde iki kapının eşiğinde durdu ve yüzü (sinirden) değişiverdi ve ben de:
“Ne oldu bir günah mı işledim? Ey Allah’ın Resûlü” dedim. Resûlullah (s.a.s.) de:
“Bilmiyor musun ki: Melekler içinde sûret bulunan eve girmezler? Ve aynı şekilde bilmiyor musun ki: Kıyamet gününde bazı canlı sûretleri yapanlar azap görecekler ve: “Yaratmış olduklarınıza can verin” diye buyurulacaktır.” dedi.
v Buhârî’de (5181) gelen yine bir hadis lafzı şöyledir:
Nâfi’den, onun da Kasım bin Muhammed’den Onun da Anamız Aişe (r.ha)’dan yaptıkları rivayete göre; Nebî (s.a.s.)’ın eşi Aişe (r.ha), üzerinde canlı sûretler (resimler) bulunan bir yastık satın aldı. Bu yastığı Nebî (s.a.s.) görünce kapının ağzında bekledi ve içeriye girmedi. Ben de kızdığını yüzündeki ifadeden okumuştum. Ben:
“Ey Allah’ın Resûlü! Tevbe ediyorum, senden de özür diliyorum, günaha mı girdim?” dedim. Resûlullah (s.a.s.):
“Bu yastık neyin nesi?” diye buyurdu. Ben de:
“Oturup, yaslanman için yastığı satın aldım” dedim. Bunun üzerine:
“Muhakkak ki bu canlı resimleri yapanlar kıyamet gününde azap görecekler ve kendilerine: “Yarattıklarınızı diriltin” denilecek ve Melekler içinde sûret bulunan eve girmezler” diye buyurdu.”
v Yine Buhârî’de (5957) gelen bir lafız şöyledir:
“Aişe (r.ha) üzerinde canlı resimler bulunan bir küçük yastık satın aldı. Bu yastığı Resûlullah (s.a.s.) görünce, odanın kapısının eşiğinde durdu ve içeriye girmedi. Aişe (r.ha) onun kızdığını yüzündeki ifadeden anladı ve hemen:
“Ey Allah’ın Resûlü! Allah’a tevbe ediyorum, bir günah mı işledim?” diye sordu. Resûlullah (s.a.s.) de:
“Bu yastık da neyin nesidir?” diye sordu. Aişe (r.ha):
“Oturup, yaslanman için aldım” dedi. Resûlullah’da (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Muhakkak bu sûretleri yapanlar kıyamet gününde azap olunacaklardır. Onlara: “Haydi yaratmış olduklarınızı diriltin” denilecek. Melekler içerisinde sûret bulunan eve girmezler.”
v Kısaltılmış olarak Buhârî’de (7557) gelen bir hadis lafzı şöyledir:
“Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Bu sûretleri yapanlar kıyamet gününde azap görecekler. Onlara: “Yarattıklarınızı diriltin” denilecek.”
v Müslim’de (96/2107) gelen rivayet lafzı şöyledir.
Kasım bin Muhammed’den rivayetle, Onun da Aişe (r.ha)’dan gelen rivayette: kendisi üzerinde sûretler bulunan bir yastık alır. Nebî (s.a.s.) bunu görünce kapının ağzında durur ve içeriye girmez. Hz. Aişe onun sinirlendiğini yüzündeki hâlinden anlamıştı. Bunun üzerine Aişe (r.ha):
“Ya Resûlallah! Allah’a tevbe ediyor, senden de özür diliyorum, bir hata mı işledim?” dedi. Resûlullah (s.a.s.) de:
“Bu yastık da ne?” diye buyurdu. Aişe (r.ha):
“Üzerine oturman ve yaslanman için, senin için satın aldım” dedi. Bunun açıklamasından sonra Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Şüphesiz bu sûretleri yapan kimseler kıyamet gününde azap göreceklerdir. Onlara: “Yarattıklarınızı diriltin bakalım” denilecek.” Sonra da şöyle buyurdu: “Melekler içinde canlı resim bulunan eve girmezler.”
[1] Müttefekun aleyh. Lafız Buhârî'ye aittir (5961).
[2] Müttefekun aleyh. Hadisin lafzı Buhârî'ye aittir (5953).
[3] Müttefekun aleyh. Lafız Buhârî'ye aittir (2105). Hadiste geçen: "En-Nemrika" küçük yastık demektir.