4) Zeyd bin Halid el-Cühenî (r.a.)’dan rivayetle, o dedi ki:
“Resûlullah (s.a.s.) Hudeybiye’de, geceleyin yağan yağmurun peşinden bize sabah namazını kıldırdı. Resûlullah (s.a.s.) namazı bitirince insanlara yönelip:
“Rabbiniz ne buyurdu biliyor musunuz?” dedi. Onlar da:
“Allah ve Resûlü daha iyi bilir.” dediler. Resûlullah (s.a.s.) de bunun üzerine:
Allah buyurdu ki: “Kullarımın arasından bana iman eden de oldu, kâfir olan da: “Allah’ın fazlı ve rahmetiyle bize yağmur verildi.” diyen kimse, bana iman eden ve yıldızların gücünü inkâr edendir. “Falan ve falan yıldızlarla bize yağmur verildi.” diyen kimse de beni inkâr edip, yıldızların gücüne inanan kişidir.” dedi.”[1]
v Buhârî’nin (4147) rivayet ettiği bir hadis de şöyledir:
“Resûlullah (s.a.s.) ile birlikte Hudeybiye yılında (Hudeybiye’ye) geldik ve o gece yağmur yağdı. Ardından Resûlullah (s.a.s.) bize sabah namazını kıldırdı. (Namazı bitirdikten) sonra da bize dönüp:
“Rabbiniz ne buyurdu biliyor musunuz?” diye sordu. Biz de:
“Allah ve Resûlü daha iyi bilir.” dedik. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Allahu Teâlâ dedi ki: “Kullarımın arasından bana iman eden de oldu, inkâr eden de. “Allah’ın rahmeti, rızkı ve fazlıyla bize yağmur verildi.” diyen, bana iman eden ve yıldızların gücünü inkâr edendir. “Falan yıldız tarafından bize yağmur verildi.” diyen ise, yıldızın gücüne inanan ve beni inkâr edendir.”
v Buhârî’nin (7503), lafzını kısaltmış olarak rivayet ettiği hadis şöyledir:
“Resûlullah’a (s.a.s.) yağmur verildi (duasının vesilesiyle yağmur yağdı) ve dedi ki:
“Allahu Teâlâ buyurdu ki: “Kullarımın içinden beni inkâr eden de oldu, iman eden de.”
v Müslim’de (71) Buhârî’nin ilk rivayet ettiği lafız gibi rivayet etmiştir.
***
5) Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivayetle, o dedi ki: Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Rabbinizin ne buyurduğunu bilmiyor musunuz? Buyurdu ki: “Kullarıma ne zaman bir nimet versem, içlerinden bir grup onu inkâr eder ve “yıldız verdi ve yıldızla geldi (yani bu nimet, yıldız sayesinde veya yıldız tarafından verildi) derler.”[2]
[1] Müttefukun aleyh. Hadisin lafzı Buhârî’ye aittir. (1038)
[2] Müslim (72).