eraykitap.com logo                                  eraykitap.com logo
      En İyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir

      BUHARİ VE MÜSLİM’DE GEÇEN KUTSİ HADİSLER MEALİ


      TEVHİD

       

      Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma

       

      1) Enes bin Malik’ten (r.a.) rivayetle, Nebî (s.a.s.) şöyle bu­yurdu:

      “Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

      “Şa­yet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, onları bu azap­tan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

      “Evet.” der. Bu cevap üzerine Allahu Teâlâ:

      “Âdemin sul­bünden birisi ola­rak sen­den bu dediğinden daha azını iste­dim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bun­dan yüz çevirip ortak koştun.” diye buyurur.”[1]

      v Buhârî’de geçen bir rivayet de şöyledir:

      “Allah (c.c.) kıyamet günü cehennemliklerin en az azap gö­re­nine:

      “Şayet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, on­ları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

      “Evet.” der. Bunun üzerine Allahu Teâlâ:

      “Âdem’in sulbünden birisi ola­rak senden bu dediğinden daha azını istedim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bundan yüz çevirdin ve bana ortak koştun.” bu­yurur.

      v Yine Buhârî’de (6538) gelen bir rivayet de şöyledir:

      “Kıyamet günü bir kâfir getirilip, kendisine:

      “Yeryüzü dolusu altına sahip olsan, ateşten kurtulmak için onları feda eder miydin?” diye sorulur. O da:

      “Evet.” der. Bunun üze­rine:

       “Şüphesiz senden bu dediğinden daha kolayı (azı) is­tendi.” buyurulur.

      v Müslim’de (2805) geçen bir lafız ise şöyledir:

      “Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

      “Eğer dünya ve içindekiler senin olmuş olsaydı, onları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

      “Evet.” der. Bunun üzerine Allah (c.c.):

      “Âdem’in sulbün­den birisi olarak senden bu dediğinden daha azını istedim. Şüp­hesiz ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi. (Ravi der ki: “Zannediyorum bu­rada “bunu kabul edersen seni ateşe koymam.” dedi.) Ama sen bu isteğime karşı geldin ve bana ortak koştun.” diye buyurur.

      v Yine Müslim’de (52/2805) gelen bir rivayet şöyledir:

      “Kı­yamet gününde bir kâfire:

      “Yeryüzü dolusu altına sa­hip olsan, ateşten kurtulmak için bunları feda eder miydin?” diye soru­lur. O da

      “Evet.” der. Bunun üzerine:

      “Bundan sonra daha azı (senden) istendi.” buyurulur.

       

      ***

       

      2) Ebû Zer (r.a.)’dan rivayetle, o dedi ki: Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:

      “Allahu Teâlâ buyurdu ki: “Her kim bir iyilik işlerse, ona bunun on katı kadarı veya daha faz­lası olarak artırmam var­dır. Kim de kötülük işlerse, onun karşılığı mislidir veya ba­ğışla­mamdır. Kim yeryüzü dolusu günah işleyip de bana hiç­bir şeyi ortak koşmadan gelirse, onu getirdiklerinin misli ka­dar mağfiret ile karşılarım. Her kim bana bir karış yakla­şırsa, ona bir zira’ (arşın) yaklaşırım. Kim bana bir zira’ yaklaşırsa, ona bir kulaç yaklaşırım ve kim de bana yürüyerek gelirse, ona koşarak giderim.”[2]

       

      ***


       

      [1] Müttefekun aleyh (Buhârî ve Müslim). Lafız Buhârî’ye aittir (3334).

      [2] Müslim (2687), Ahmed bin Hanbel (8/21544) Hadisteki lafzı kendisine aittir. İleride gelecek.



      ________________ oOo _________________

      www.eraykitap.com