12) Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivayette, kendisi Resûlullah (s.a.s.)’den şöyle buyurduğunu işitmiştir:
“Allah (c.c.) buyurdu ki: “Ben, namazı kulumla kendi aramda iki kısma ayırdım. İstekte bulunduğu kısım kuluma aittir. Kul
“el-Hamdü lillahi Rabbi’l-âlemîn” dediğinde, Allah Azze ve Celle:
“Kulum bana hamd etti.” buyurur. Kul:
“er-Rahmâni’r-rahim” dediğinde Allah (c.c.):
“Kulum beni senâ etti (övdü).” buyurur. Kul:
“Mâliki yevmi’d-dîn” dediğinde Allah:
“Kulum beni temcîd etti (yüceltti).” buyurur. Bir rivayette de:
“Kul: “İyyâke na’budu ve iyyâke nesteîn” dediğinde Allah (c.c.):
“Bu benimle kulum arasındadır ve istekte bulunduğu kısım kulumundur.” diye buyurur. Kul:
“İhdinas-sırâta’l-mustekîm, sırâta’l-lezîne en’amte aleyhim, ğayri’l-mağdûbi aleyhim vela’d-dâllîn” dediğinde,
“Burası kulumundur. İstekte bulunduğu kulumundur (kuluma istediği vardır).” diye buyurur.[1]
Yüce Allah’ın (c.c.) “Ben, namazı kulumla aramda iki kısma ayırdım.” sözü hakkında âlimler şöyle derler: “Namaz’dan maksat burada Fâtiha sûresidir. Namaz Fâtiha sûresi diye isimlendirilmiştir. Çünkü namaz, ancak Fâtiha ile sahih olur.” Allah (c.c.) en iyisini bilendir.
***
[1] Müslim (395).